Quantcast
Channel: Sinemaya Dair
Viewing all 357 articles
Browse latest View live

Rescued From an Eagles Nest (1908)

$
0
0

Director / Yönetmen:

J. Searle Dawley

Cast / Kadro :

D. W. Griffith
Miss Earl
Jeannie (Jinnie Frazer)
Henry B. Walthall

 

Subject / Konu:

Kulübesinden çıkan oduncu, karısı ve bebeğiyle vedalaşır ve baltasını alıp ağaç kesmeye gider. Oduncular, büyük bir ağacı kesip devirirler. Gökten süzülerek gelen bir kartal, kulübenin önünde oynamakta olan bebeği kapar ve havalanır. Kulübeden dışarı çıkan kadın, bebeğini ortalıkta göremeyince telaşlanır. Etrafa bakınır. Havaya doğru baktığında kartalın, bebeğini kapmış olduğunu farkeder. Hemen tüfeğine sarılıp ateş eder. Ancak kartalı vuramaz.
Koşarak kocasının ağaç kestiği yere gider ve durumu anlatır. Bütün oduncular, bebekle uçan kartalın peşine düşer. Kartal, bebeği zirvedeki yuvasına bırakır. Oduncu, halatla tepeden kartalın yuvasına iner ve bebeğini bulur. Tam bu sırada yuvaya dönmekte olan kartal, oduncuya saldırır. Oduncu, kartalla boğuşmasından galip çıkar ve altına almayı başardığı kartalı baltayla öldürüp aşağı fırlatır. Bebeğini kucağına alan yaralı haldeki oduncu, halata tutunur. Oduncu arkadaşları halatı yukarı çekerler. Oduncu, karısı ve bebekleri sarmaş dolaş olurlar. Oduncu arkadaşları, sevinçlerini başlarından çıkardıkları şapkalarını sallayarak gösterirler.

Comment / Yorum:

Yönetmenliğini kariyerinin başlarındaki J. Searle Dawley'nin yaptığı filmin kameramanlığını önemli yönetmenlerden Edwin S. Porter üstlenmiş. Filmin başrolünde de bir diğer önemli yönetmen olan D. W. Griffith'i izliyoruz. 3 büyük yönetmeni bir araya getiren Rescued From an Eagles Nest, sürükleyici bir macera filmi.

Imdb note : 5.4                              My note : 7


Hatasız Kul Olmaz (1977)

$
0
0

Director / Yönetmen:

Osman F. Seden

Screenplay / Senaryo:

Osman F. Seden

Cast / Kadro :

Orhan Gencebay
Fatma Girik
Yıldırım Gencer
Hülya Tuğlu
Kadir Savun
Süleyman Turan
İbrahim Uğurlu
Hikmet Taşdemir
İhsan Gedik
                                                                   Ata Saka
                                                                   Demircan Türkdoğan
                                                                   Turgut Savaş
                                                                   Tevfik Şen
                                                                   Muammer Gözalan
                                                                   Orhan Çoban
                                                                   Arzu Katıkaya
                                                                   Serkan Değirmenci
                                                                   Baykal Kent
                                                                   Osman F. Seden

Subject / Konu:

Arkadaşlarıyla birlikte gittiği eğlence mekanında dans etmeye zorlanan ve sıkılan kaptan Orhan, soluğu tuvalette alır. Uzun süredir hasta olan ve ateşi bir türlü dinmeyen çocuğuyla ilgilendiği için çalıştığı eğlence mekanına geç kalan Cennet, patronu tarafından azarlanır ve gözyaşlarına boğulur. O sırada kapının dışında olan Orhan herşeyi işitir. Cennet, konsomasyona çıkmadığı için garson tarafından patrona şikayet edilir. Patronun Cennet'i kovmak üzere yaklaştığını farkeden Orhan, Cennet'i dansa kaldırarak patronun hışmından kurtarır. Orhan, yüksek ücretine rağmen Cennet ile dışarı çıkmak ister. Orhan'ın amacı Cennet'i bir an önce hasta kızının yanına götürmektir. Cennet'in evine giderler. Orhan, eve doktor getirir. Doktor, hastahaneye gitmeleri gerektiğini söyler. Küçük kızı hastahaneye götürürler. Başarılı bir ameliyat geçiren küçük kız kurtulur. Orhan, bütün hastahane masraflaını karşılamakla kalmaz aynı zamanda Cennet'e iş bulacağını da söyler.
15 günlük bir sefere çıkacak olan Orhan, Cennet'e para bırakır. Hikmet'in adamlarının patronları Kamil'i götürdüğünü ve kendisini de aradıklarını öğrenen Orhan, vakit kaybetmeden büyük depoya gider. Hikmet, tehditle Kamil'in ambarını satın almaya çalışmaktadır. Orhan, Hikmet'e bir daha Kamil'i tehdit ederse karşısında kendisini bulacağını söyler ve Kamil'i de alıp depodan ayrılır.
Kamil, hesaplarını tutan adamı ayrıldığı için sıkıntıya düşer. Orhan, Kamil'in hesaplarını tutması için Cennet'i işe aldırır. Orhan, sefere çıkar. Cennet'in kızı tamamen iyileşir. Seferden dönen Orhan, Cennet ve kızıyla bir aile gibi olur. Birlikte yaşamaya başlarlar. Çok geçmeden Orhan, Cennet'e evlenme teklif eder. Cennet, geçmişinden dolayı çekinceleri olduğunu belirtse de; Orhan, Cennet'i evlenmeye ve memleketine götürüp orada yeni bir hayat kurmaya ikna eder. Evlenip Orhan'ın memleketindeki evine yerleşirler.
Hikmet, Orhan'ın memlekete yerleştiğini ve Kamil adına yeni bir şube açmaya hazırlandığını öğrenir. Adamlarına talimat verir ve Orhan'ın mekanını kurşunlatır. Orhan, Hikmet'le görüşmeye gider. Hikmet, Orhan'a ya Kamil'le birlikte kendi hesabına çalışmalarını ya da yeni şubelerini kapatmalarını söyler. Orhan, Hikmet'in tehditkar tavrına boyun eğmez ve işine devam edeceğini söyleyip gider.
Hikmet, adamlarına Orhan'ın teknelerini yaktırır. Orhan, şikayetçi olur. Savcı, delil olmadığı için Hikmet'i tutuklatamaz. Ama herkes tekneleri yaktıranın Hikmet olduğunu adı gibi bilmektedir. Eli kolu bağlanan Hikmet, daha önce gece yaşantısından tanıdığı Cennet'i yolda görür ve adamlarından Cennet'in Orhan'ın karısı olduğunu öğrenir. Orhan, yeni okula başlayacak kızlarını götürmek üzere evden çıkınca bütün kasabanın Cennet'in barda çalışırken kullanılan afişleriyle kaplandığını görür. Cennet, üzüntüden deliye döner. Orhan, Cennet'i teselli etmye çalışır. Hikmet'in adamları, etrafta Cennet hakkında dedikodu yaparlar ve Orhan'ı kötülürler. Kasabalı, Cennet'e kötü gözle bakmaya başlar. Hikmet, savcının uyarısına rağmen kasabalıyı doldurmaya devam eder. Kasabalı, Orhan'ı, Cennet'i ve kızlarını dışlamaya başlar. Kasabalı tarafından linç edilmeye çalışılan Cennet'i kasabanın imamı Akif kurtarır. Orhan, Hikmet'in adamlarına saldırır. Orhan'la iş yapanlar, teker teker anlaşmaları bozmaya başlar.
Çocukların taşla kovaladığı kızları, minibüs tarafından çiğnenerek ölür. Kızının ölümüyle çılgına dönen Cennet, kasabalıya saldırır.
Orhan ve yaşananların ardından ayaklanan kasabalı, Hikmet'in evine doğru gider. Durumu haber alan Hikmet, karısı ve oğluyla arabaya atladığı gii kaçmaya çalışır. Bir arabaya binen Orhan, Hikmet'in peşine düşer. Hikmet'in kullandığı araba, bir traktörle çarpışır. Ağır yaralı haldeki Hikmet, Orhan'dan oğlunu kurtarmasını ister. Orhan, çocuğu hastahaneye götürür. Ölmek üzere olan çocuğun ameliyat edilebilmesi için kan gerekmektedir ve kasabada bu kan grubuna sahip tek kişi Cennet'tir. Cennet, hayatını tehlikeye sokmak pahasına can düşmanlarının çocuklarına kan verir ve çocuğun kurtulmasını sağlar.
Orhan ve Cennet, kasabadan ayrılmaya karar verir. Yaptıklarından pişmanlık duyan kasabalı, Orhan'la Cennet'in kasabadan ayrılmamasını istemektedir. Akif, kasabalıyı affetmelerini ve kasabada kalmalarını isteyince Orhan ve Cennet gitmekten vazgeçerler.

Comment / Yorum:

Türk sinemasında arabesk ve erotik filmlerin hakim olduğu dönemde piyasadan çekilmek yerine arabesk tarzda filmler yönetmeyi yeğleyen Osman F. Seden, hemen hemen dönemin bütün popüler sanatçılarıyla çalıştı. Osman F. Seden'in hem senaryosunu yazdığı, hemde yönettiği Hatasız Kul Olmaz, Orhan Gencebay ve Fatma Girik gibi 2 dev ismin bir araya geldiği, dönemin ses getiren yapımlarından biri oldu.
Hatasız Kul Olmaz'da Orhan Gencebay ve Fatma Girik'e; Yıldırım Gencer, Kadir Savun ve Süleyman Turan gibi önemli karakter oyuncularından oluşan hatırı sayılır bir oyuncu kadrosu eşlik ediyor. Filmin yönetmeni Osman F. Seden'i de filmde Kamil karakteriyle seyrediyoruz. Oyunculuk performanslarının genel olarak başarılı olduğu söylenebilir.
Senaryo, zaman zaman trajediyle duygu sömürüsü arasındaki sınırları zorlasa da; kötü bir senaryo sayılmaz. Bu tür filmlerin çoğunda karşımıza çıkan, şarkılar söylenirken adeta video klip izlediğimiz bölümler, Hatasız Kul Olmaz'da da mevcut. Bu durum, olumsuz bir algı yaratabilir. Ancak bu filmlerin, asıl çekiliş amaçlarının albüm ve şarkı tanıtımı yapmak olduğunu da gözardı etmemek gerekir.
Filmin müzik direktörlüğünü, hemen her filminde olduğu gibi Orhan Gencebay üstlenmiş. Filme dair en enteresan bilgi; filme adını veren meşhur Orhan Gencebay şarkısı "Hatasız Kul Olmaz"ın filmde kullanılmamış olması. Filmde birçok Orhan Gencebay şarkısı kullanılmış. Ancak kullanılan şarkılar, sanatçının pekte popüler olmayan eserleri.
Hatasız Kul Olmaz, çok beğenilecek ya da nefret edilecek bir film değil. Bu yüzden filmin orta düzeyde seyrettiği ve daha çok Orhan Gencebay hayranlarına hitap ettiği söylenebilir.

Imdb note : 4.3                              My note : 5

Drive / Sürücü (2011)

$
0
0

Director / Yönetmen:

Nicolas Winding Refn

Screenplay / Senaryo:

Hossein Amini

Novel / Kitap:

James Sallis

Cast / Kadro :

Ryan Gosling
Carey Mulligan
Bryan Cranston
Christina Hendricks
Ron Perlman
Oscar Isaac
                                                            Albert Brooks
                                                            Kaden Leos
                                                            Jeff Wolfe
                                                            James Biberi
                                                            Russ Tamblyn
                                                            Joe Bucaro
                                                            Tiara Parker
                                                            Tim Trella
                                                            Jim Hart

Subject / Konu:

Sürücü, Shannon'ın tamirhanesinde takılmaktadır. Muhteşem sürüş yeteneğinden dolayı Shannon'ın ayarladığı soygunlarda araba kullanmakta ve Hollywood yapımlarında tehlikeli sürüş sahnelerinde görev almaktadır. Birkaç kez karşılaştığı komşusu Irene'le yakınlaşmaya başlar. Irene'in oğlu Benicio'yla da arası gayet iyidir.
Sürücü'nin yeteneğini yarışlarda değerlendirmek isteyen Shannon, yarış arabası alabilmek için Bernie Rose'la anlaşır. Bernie Rose, araba için 300.000 dolar verir ve yarış gelirlerine %75'lik payla ortak olur. Bernie'nin ortağı Nino, zamanında kendilerini kazıklamaya çalışan Shannon'ın leğen kemiğini kırdırmıştır. Shannon'ın ayağı bu yüzden sakat kalmıştır.
Irene, hapisteki kocası Standard'ın 1 hafta sonra döneceğini öğrenir ve durumu Sürücü'ye bildirir. Standardı geri döner ve Sürücü'yle eskisi gibi görüşemezler. Sürücü, Standard'ı otoparkta pataklanmış halde bulur. Adamın başının fena halde belada olduğunu ve şayet kendisinden istenenleri yapmazsa Irene ve Benicio'nun hayatlarının tehlikeye gireceğini öğrenir. Sürücü, Irene'in ve Benicio'nun başının tehlikeye girmemesi için Standard'a yardım etmeye karar verir.
Plana göre Standard, Blanche'la birlikte 5 dakika içersinde soygunu yapacaktır ve Sürücü'de arabayı kullanacaktır. Standard ve Blanche, soygunu yapmak üzere giderler. Sürücü, arabada beklemeye koyulur. Blanche, elindeki çantayla arabaya gelir. Bir süre sonra Standard görünür. Arabaya doğru gelirken birkaç kez vurulur ve ölür. Sürücü, vakit geçirmeden arabayı çalıştırır ve hızla uzaklaşırlar. Peşlerine bir araba takılır. Sürücü, müthiş manevralarla peşlerindeki arabaya kaza yaptırır. Blanche birlikte bir motele giderler. Haberlerde soydukları yerin herhangi bir şikayette bulunmadığını duyan Sürücü, bu tuhaf durumu ve peşlerine takılan araba hakkında bilgi vermesi için Blanche'ı zorla konuşturur. Blanche'tan kendisini soygunun elebaşısı Cook'a götürmesini ister. Bu sırada 2 silahlı adam bulundukları yeri basar. Tüfekle başından vurulan Blanche ölür. Sürücü, 2 adamı da öldürür.
Sürücü, başına gelenleri Shannon'a anlatır. Cook'u bulup elini çekiçle kıran Sürücü, paranın Nino'ya ait olduğunu öğrenir. Nino'yu arar ve parasını alabilmesi için söyleyeceği yere söyleyeceği zamanda gelmesini ister
Sürücü, Standard'ın neden öldüğünü Irene'e anlatır. Asansörde karşılaştıkları Nino'nun adamını döverek öldürür. Sürücü, Shannon Bernie'yle konuştuğu için Nino'nun adresini öğrendiğini anlar. Sürücü, Shannon'ı kaçması için uyarır.
Nino, soygunun arkasındaki ismin kendisinin olduğunun ortaya çıkmaması için Shanon'ı ve Sürücü'yü öldürmeye kararı verir. Bernie'de bu karara uyar.
Sürücü, film setine gider ve bazı malzemeler alır. Shannon kaçmak üzereyken tamirhaneye gelen Bernie, Shannon'ı öldürür. Sürücü tamirhaneye geldiğinde Shannon'ın cesediyle karşılaşır. Film setinden aldığı plastik malzemeyle yüzünü tamamen kamufle eden Sürücü, Nino'yu takibe koyulur. Nino'nun arabasına sertçe çarpar ve arabayı yoldan çıkartır. Şoför çıkıp ortalığı kolaçan eder. Gitmeye hazırlanırlarken farlarını açan araba tekrar üzerlerine doğru gelir. Araba, aldığı darbe sonucu kumsala düşer. Yaralı haldeki Nino, arabadan çıkar. Sürücü, Nino'yu denizde boğarak öldürür.
Bernie'yi telefonla arayan Sürücü, Bernie'nin buluşup aralarındaki davayı bitirme teklifini kabul eder. Irene'i arayan Sürücü, birlikte geçirdikleri günlerin hayatının en güzel günleri olduğunu söyler. Bernie'nin söylediği buluşma yerine gider. Bernie, Sürücü'ye parayı getirip getirmediğini sorar. Parayı vermesi halinde Irene'e zarar gelmeyeceğine dair söz verir. Ama kendisinin ömür boyu diken üstünde olacağını da belirtir. Parayı almak üzere arabaya giderler. Bernie, Sürücü çantayı bagajdan çıkarırken bıçaklar. Sürücü'de hamle eder ve Bernie'yi öldürür. Ağır şekilde yaralanan Sürücü, arabasına binip yola koyulur. Irene, Sürücü'nün kapısını çalar, ancak kapıyı kimse açmaz. Sürücü, yoluna devam eder.

Comment / Yorum:

James Sallis'in aynı adlı kitabından Hossein Amini'nin senaryolaştırdığı filmin yönetmen koltuğunda çektiği aksiyon filmleriyle adından söz ettirmeye başlayan Nicolas Winding Refn oturuyor. Düşük tempolu olmasına karşın sürükleyiciliğini bir an olsun yitirmeyen film; aşk, macera ve intikamın karizmatik ve retro bir sentezi. Film, temposu, tarzı ve müzikleri itibariyle 80'li yılların filmlerini andırıyor.
Yaklaşık 15.000.000 dolara mal olan film, hızlı bir açılış yaptı ve gösterime girdiği ilk haftada neredeyse maliyetini çıkarmayı başardı. Filmin festivallerde gördüğü ilgi ise gişedeki başarısının da üzerine çıktı. Tam bir ödül avcısı olan film, başta yönetmen Nicolas Winding Refn'in Cannes Film Festivali'nde "En iyi yönetmen" dalında kazandığı Altın Palmiye ödülü olmak üzere katıldığı festivallerde toplam 40 ödül ve 72 adaylık kazandı.
2011 yılında 3 film çeviren Ryan Gosling, özellikle Drive ve "The Ides of March"ta ki mükemmel performanslarıyla 2011'in adından en çok söz ettiren aktörlerinden oldu. Ryan Gosling, Drive'da soğukkanlı, tutkulu ve karizmatik bir karakter olan Sürücü ile kusursuz bir performansa imza attı. Filmin diğer önemli karakteri Irene'i ise popülaritesi giderek artan İngiliz oyuncu Carey Mulligan canlandırıyor. Bryan Cranston, Albert Brooks ve Ron Perlman gibi tecrübeli isimlerde filmin ağır topları.
Filmle müthiş bir bütünlük sağlamayı başaran müzikler, takdiri hak ediyor. Başta Kavinsky ile Lovefoxxx'un düeti olan Nightcall ve College ile Electric Youth'un düeti olan A Real Hero olmak üzere tüm şarkılar akılda kalmayı başarıyor.
Drive, yüksek tempolu bir aksiyon filmi bekleyenleri hayal kırıklığına uğratabilir. Ancak bu beklentinin dışındaki tüm izleyicilerin filmden hoşlanacakları söylenebilir. Drive, aksiyonun sadece hızlı ve kan gölüne dönen sahnelerden ibaret olmadığını bilenler, 80'leri sevenler ve Hollywood'un büyük bir hızla zirveye doğru tırmanan yeni yıldızı Ryan Gosling'i izlemek isteyenler için keyifli bir fırsat.

Imdb note : 7.9                              My note : 7.5

Yemen'de Bir Avuç Türk (1970)

$
0
0

Director / Yönetmen:

Yılmaz Atadeniz

Screenplay / Senaryo:

Zafer Sülek

Cast / Kadro :

Fikret Hakan
Kadir İnanır
Serdar Gökhan
Müjgan Ağralı
Kadir Savun
Danyal Topatan
Atilla Ergün
Kazım Kartal
Mümtaz Ener
                                                                Sırrı Elitaş
                                                                Birtane Güngör
                                                                Murat Tok
                                                                Süheyl Eğriboz
                                                                Zeki Sezer
                                                                Nermin Özses

Subject / Konu:

Yemen'e doğru gitmekte olan trende yer alan askerlerden Muşlu Ahmet ve Paşa Çocuğu Serdar, birbirlerine Yemen'e gidiş nedenlerini açıklarlar. Eğlence ve kadın düşkünü olan Serdar, Yemen'e macera yaşamak için gitmektedir. Ahmet ise 20 yıl önce Yemen'e gidip bir daha dönmeyen babasının intikamını alabilmek için annesini ve nişanlısı Nazlı'yı geride bırakıp Yemen yollarına düşmüştür.
Tren baskına uğrar ve çatışma çıkar. Yardıma koşan Yüzbaşı Murat önderliğindeki Türk birliği, baskıncıların geri püskürtülmesini sağlar. Murat, Serdar ve Ahmet'i Paşa'ya takdim eder. Paşa, ortadoğuyu karıştıran Lawrence ve Şeyh Faysal'ın asıl amaçlarının Türklerin Medine'yle olan bağlantısını koparmak olduğunu anlatır. Şeyh Faysal, Türklerin tarafında olan ve onlara yardım etmek isteyen Emir Abdullah Mansur'u esir alır ve işkence ettirir.
Serdar ve Ahmet'in kaldığı odaya giren kadın ajan, Serdar'ı birlikte olmak vaadiyle kandırıp başına tüfekle vurur ve bazı evrakları çalıp kaçar. Evrakları Şeyh Faysal'a ve Lawrence'a teslim eder. Paşa'dan yetki alan Yüzbaşı Murat, Ahmet, Serdar ve Tahsin Çavuş'la yola çıkar. Tahsin Çavuş, sohbet sırasında Ahmet'in oğlu olduğunu anlar. Ancak Ahmet'e gerçeği açıklamaz. Öncü olarak giden Tahsin, düşmanın eline düşer. Düşman, Tahsin ve Emir Mansur'a çölün ortasında işkence yapar. Çok geçmeden yetişen Murat, Ahmet ve Serdar; Tahsin ve Emir Mansur'u düşmanın elinden kurtarmayı başarır. Emir Mansur, Lawrence'ın cephane almaya gittiğini söyleyince Türk askerleri, Lawrence'ı engelleyebilmek için vakit kaybetmeden yola koyulurlar.
Lawrence ve askerlerinin üzerine gidip cephanelerini bombalayan Türk askerleri, Lawrence'ın yanındaki kadın ajanı ele geçirip kaçarlar. Lawrence ve askerleri, Türk askerlerinin peşine takılır. Serdar kolundan vurulur. Prens Abutay ve askerleri, Türk askerlerini yakalar ve çölde işkence ederler. Lawrence, General'e ve Şeyh'e Türklerin Medine yolunu açık bırakmayı ve buraya getirilecek tüm cephaneyi ele geçirmeyi teklif eder. Teklifi kabul görür.
Musul, düşman eline düşer. Oradaki Türk birliği Medine savunmasına yardım etmek üzere yola çıkar. Durumdan haberdar olan Lawrance ve Şeyh Gaffar, pusu kurarlar.
Ellerini çözmeyi başaran Murat, düşmanları etkisiz hale getirir ve arkadaşlarını kurtarır. Yolda, kadın ajanla karşılaşırlar ve ondan Lawrence'ın kurduğu pusuyu öğrenirler. General'in kızı olan kadın ajan, kimsenin Lawrence'ın tutkuları için ölmemesi gerektiğini düşünmektedir.
Murat ve arkadaşları, Türk birliğini pusudan kurtarabilmek için harekete geçerler. 4 Türk askeri, onlarca düşman askeriyle çatışmaya girişir. Ahmet'i vurulmaktan kurtaran Tahsin, vurulur. Ahmet'e babası olduğunu açıklar ve ölür. Serdar, düşman tarafından defalarca vurularak öldürülür. Prens Abutay, Ahmet'i arkadan vurur. Murat, Ahmet ölürken başucuna gelir. Arkadan gelen Prens Abutay, Murat'ı vurur. Murat, vurulmasına karşın Prens Abutay'la boğuşur ve onu öldürür. Kardeşinin intikamını alan ağır yaralı Murat, Lawrence'ın Türk birliğine kurduğu pusuyu engellemek için kadın ajandan kendisine makinalı bir tüfek getirmesini ister. Makinalı tüfekle düşman askerlerini öldüren ve Lawrence, Şeyh Gaffar ve askerlerini kaçırmayı başaran Murat, görevini tamamlayıp ölür. Şehit olan 4 kahraman Türk askeri, Yemen topraklarına gömülür.

Comment / Yorum:

Yemen'de Bir Avuç Türk, daha çok çektiği fantastik filmlerle tanınan Yılmaz Atadeniz imzası taşıyor. Senaryosunu Zafer Sülek'in yazdığı 1970 yapımı film, Yemen'deki Türk askerlerinin kahramanlık hikayelerini anlatıyor. Hikayede Lawrence ve Şeyh Faysal gibi gerçek tarihi karakterlerin kullanılmış olması dikkat çekiyor.
Filmin oldukça çarpıcı bir oyuncu kadrosu var. Filmin başrollerini ustalık dönemindeki Fikret Hakan ve kariyerlerinin başlangıç döneminde olan Kadir İnanır ve Serdar Gökhan paylaşıyor. Filmin yan kadrosu da Kadir Savun, Danyal Topatan ve Kazım Kartal gibi önemli oyunculardan oluşuyor. Film, 70'lerin ortalarına doğru yıldızlık mertebesine ulaşacak ve birbirlerine rakip olarak gösterilecek Kadir İnanır ve Serdar Gökhan'ın birlikte rol aldıkları ilk ve son film olma özelliğini de taşıyor.
Oyunculuklar vasatın üzerinde. Görüntü kalitesi oldukça kötü. Senaryoda her ne kadar gerçeklik payı olan bölümler olsa da; kahramanlık dozajının bir hayli abartıldığını da belirtmek gerek. Yemen'de Bir Avuç Türk, belirgin zaaflarına ve gerçekçilikten uzaklaşan kahramanlık sahnelerine karşın tarihi bir olayı anlatabilmek için emek sarfeden bir yapım.

Imdb note : 4.2                              My note : 4.5

BİLGİLENDİRME

$
0
0
Pazar günü itibariyle askere gideceğim için yayınlarıma 5,5 aylık zorunlu bir ara veriyorum. Askerlik görevimi tamamladıktan sonra yayınlarıma devam edeceğim.

Django Unchained / Zincirsiz (2012)

$
0
0

Director / Yönetmen:

Quentin Tarantino

Screenplay / Senaryo:

Quentin Tarantino

Cast / Kadro :

Jamie Foxx
Christopher Waltz
Leonardo Dicaprio
Kerry Wasington
Samuel L. Jackson
Walton Goggins
Dennis Christopher
James Remar
David Steen
                                                            Dana Michelle Gourrier
                                                            Nichole Galicia
                                                            Laura Cayouette
                                                            Ato Essandoh
                                                            Sammi Rotibi
                                                            Clay Donahure Fontenot
                                                            Jonah Hill
                                                            Don Johnson
                                                            Franco Neri
                                                            Quentin Tarantino

Subject / Konu:

Yıl 1858. Amerikan iç savaşından 2 yıl önce; Dr. King Schultz köle tacirlerinin yolunu keser. Brittle kardeşleri bulabilmek için aradığı köle Django, kölelerin arasındadır. Tacirler Django'yu satmak istemese de; Dr. King silahını hızlıca kullanarak amacına ulaşır. Django'yla birlikte yola koyulurlar. Dr. King, Django'ya Brittle kardeşleri bulmasına yardım etmesi karşılığında 75 dolar ve özgürlüğünü vaat eder. Django'nun amacı ise özgürlüğüne kavuştuktan sonra karısı Broomhilda'yı da özgürlüğüne kavuşturmaktır.
Dr. King ve Django, kasaba kasaba gezip Brittle kardeşleri aramaya koyulurlar. Django, gittikleri çiftlikte Brittle kardeşleri bulur. Django, zamanında karısına işkence eden Brittle kardeşlere karşı nefret beslemektedir. Django ve Dr. King, Brittle kardeşleri öldürürler. Django ve Dr. King, kendilerine baskın düzenleyen çiftlik sahibi ve adamlarını Dr. King'in tuzağıyla faka bastırırlar.
Broomhilda, zencilerin girmesinin çok zor olduğu Greenville'de köle olarak tutulmaktadır. Django, kendisine yardım edeceğine söz veren Dr. King'le birlikte çalışmaya devam eder. Mississipi'ye vardıklarında Broomhilda'nın Calvin Candie adlı bir adamın kölesi olduğunu öğrenirler. Dr. King'in planı doğrultusunda Django, mandingo dövüş uzmanıymış gibi davranır ve Calvin'le görüşmeyi başarırlar. Calvin'e iyi bir mandingo dövüşçüsü için 12.000 dolar teklif edebileceklerini söylerler ve ilgisini çekerler. Broomhilda'yı Calvin'in evinde bulurlar. Dr. King, Mandingo dövüşçüsü satın almak için Calvin'le pazarlık yaptıktan sonra Broomhilda'yı da satın alabilmek için teklif sunmaya hazırlanır. Ancak Broomhilda'yla Django'nun önceden tanışmış olduklarını sezen Calvin'in uşağı Stephen, mandingo dövüşçüsü satışının bir düzmece olduğunu farkına varır ve Calvin'i durumdan haberdar eder. Durumu fırsata çevirmek isteyen Calvin, Broomhilda'yı 12.000 dolar karşılığında satmaya karar verir. Dr. King, Calvin'in teklifini kabul eder ancak son anda aralarında çıkan bir tartışmadan ötürü ortalık yangın yerine döner. Dr. King'in Calvin'i öldürmesiyle başlayan ve Dr. King'in Calvin'in adamı tarafından öldürülmesiyle devam eden çatışmada Django, bir sürü adamı haklasa da; Stephen tarafından ele geçirilen Broomhilda'nın güvenliği için teslim olmak zorunda kalır.
Django, çeşitli işkencelere maruz bırakıldıktan sonra bir maden firmasına satılmak üzere gönderilir. Yolda kendisini götüren adamlara köle olmadığını, aksine kelle avcısı olduğunu anlatan Django, adamları ödül vaadiyle kandırıp öldürür ve Broomhilda'yı kurtarmak için yola çıkar. Candyland'e varan Django, düşmanlarını yokedip Broomhilda'yı kurtarır. Stephen'i bacaklarından vuran Django, Candyland'i dinamitle havaya uçurur ve Broomhilda'yla yola koyulur.

Comment / Yorum:

Bu filmde de Tarantino sinemasının değişmezleri; uzun süre (165 dakika), Samuel L. Jackson, abartılı kahramanlık, aşırı şiddet, başarılı film müzikleri ve ustalara saygı duruşu karşımıza çıkıyor. Çekimleri 130 gün süren Django Unchained, Tarantino'nun en uzun sürede çektiği filmi. Tarantino, Django rolü için Will Smith'i düşünür ve filmde oynaması için anlaşır. Ancak Smith'in son anda karar değiştirmesiyle Django rolü için Chris Tucker, Idris Elba, Terrence Howard, Tyrese Gibson ve Michael Kenneth Williams gibi oyuncuların adı geçer. Tarantino son olarak Jamie Foxx'ta karar kılar ve rol Foxx'a gider. Foxx, böylece 2004 yapımı "Ray" filminde başrolü paylaştığı Kerry Washington'la 2. kez bir araya gelmiş olur.
Filmde Stephen rolüyle izlediğimiz Samuel L. Jackson, 6. kez Tarantino'nun yönettiği bir filmde oynamış oldu. Filmde oynayacağı açıklanan fakat programlarının yoğunluğu yüzünden filmin kadrosundan çıkan oyuncular ise Joseph Gordon - Levitt, Sacha Baron Cohen, Kurt Russell ve Kevin Costner. Tarantino ayrıca filmin esin kaynağı olan 1966 yapımı "Django" adlı filmde başrolü üstlenen Franco Neri'ye küçük bir rol vererek oyuncuya saygı duruşunda bulunmayı da unutmadı.
Jamie Foxx, filmde kendi atı Cheetah'a bindi. 16 yıldır oynadığı tüm filmlerde (alfabetik sırayla yazılanlar hariç) ismi jenerikte ilk yazan Leonardo Dicaprio, Django Unchained'le bu ünvanını yitirmiş oldu. İsmini Tom Hanks'ten Daniel Day - Lewis'e; Jack Nicholson'dan Matt Damon'a kadar bir çok dev oyuncudan önce yazdırmayı başarıp Hollywood'un zirvesine çıkan Dicaprio'nun bu 2. sınıf rolü neden kabul etmiş olduğunu anlamak oldukça güç.
Christopher Waltz, etkileyici Dr. King performansıyla gerek Jamie Foxx'u ve gerekse Leonardo Dicaprio'yu gölgede bırakmayı başarmış. Altın Küre Ödülleri'nden "En iyi yardımcı erkek oyuncu" ödülüyle dönmeyi başaran Christopher Waltz'un Oscar ödüllerinde de ağır favorilerden biri olduğu aşikar. Toplam 5 Oscar adaylığı olan filmin diğer iddialı olduğu ödül ise Tarantino'ya Altın Küre'de kazandıran senaryo.
Filmin keyifli bir seyirlik olduğu su götürmez bir gerçek. Amma velakin başyapıt beklentisiyle filmi izleyenlerin pekte tatmin olmayacağını da söylemek gerek. Filmin Leonardo Dicaprio hayranları için ise bir hayal kırıklığı olduğu açıkça söylenebilir.

Imdb note : 8.7                              My note : 6

Silver Linings Playbook / Umut Işığım (2012)

$
0
0

Director / Yönetmen:

David O. Russell

Screenplay / Senaryo:

David O. Russell

Novel / Kitap:

Matthew Quick (from "The Silver Linings Playbook")

Cast / Kadro :

Bradley Cooper
Jennifer Lawrence
Robert Deniro
Jacki Weaver
Chris Tucker
                                                             Anupam Kher
                                                             John Ortiz
                                                             Shea Whigham
                                                             Julia Stiles

Subject / Konu:

8 ay boyunca psikolojik tedavi gören Pat, annesi tarafından hastahaneden çıkartılır. Yanlarına Pat'in arkadaşı Danny'yi de alırlar.Ancak çok geçmeden Danny'nin hastahaneden kaçtığı ortaya çıkar ve onu hastahaneye geri bırakırlar.
Pat'in babası bahis oynamakta ve et restoranı açma planları yapmaktadır. Pat, anne ve babasına eski işini ve karısı Nikki'yi geri kazanabilmek için mücadele edeceğini söyler. Pat, ilaç kullanmayı reddetmekte ve tuhaf hareketlerde bulunmaktadır. Terapiye gittiğinde karısının kendisini tarih öğretmeniyle aldatırken yakaladığını ve daha sonra manik depresif olduğunun ortaya çıktığını anlatır.
Pat, davet üzerine arkadaşı Ronnie'nin evine gider. Pat davette Ronnie'nin baldızı Tiffany ile karşılaşır. Tiffany, polis kocası Tommy öldürüldükten sonra psikolojik sorunlar yaşayan genç bir duldur. Tiffany, Pat'e karşı ilgi duymaya başlar. Ancak Pat, Tiffany'ye kaba davranır.
Çevresine zarar verdiğini farkına varan Pat, ilaç kullanmaya başlar. Pat, doktorunun tavsiyesi üzerine kaba davrandığı Tiffany'ye yardım etmeye karar verir. Birlikte akşam yemeğine çıkarlar. Tiffany, Pat'in mektubunu Nikki'ye götürme karşılığında dans yarışmasına birlikte katılmalarını şart koşar.
Pat eve döndüğünde arkadaşı Danny'yi ve arasının hiç iyi olmadığı abisi Jake'i karşısında bulur. Ancak Danny çok geçmeden tekrar hastahaneye geri götürülür.
Tiffany ve Pat birlikte dans çalışmaya başlar. Oğluyla birlikteyken takımına uğurlu geldiklerini düşünen Pat'in babası, takımını düşünerek Pat'in Jake'le birlikte maça gitmesini ister ve bütün servetini bu maç için bahse yatırır. Ancak Tiffany ile çalışması gereken Pat, tek çareyi Tiffany'den izin istemekte bulur. Tiffany ise Nikki'nin mektubuna cevap yazdığını söyler ve Pat'i çalışmaya zorlar. Pat, Nikki'nin mektubunu okur. Mektupta Nikki, evliliklerini bitirmemeleri için Pat'ten birşeyler göstermesini istemektedir. Morali bozulan Pat, çalışmayı bırakır. Ertesi günde Tiffany'ye haber vermeden maça gider. Maç öncesi taraftarlar arasında kavga çıkar. Jake'in dayak yediğini gören Pat, kavgaya karışır ve polisler tarafından gözaltına alınır.
Eve döndüğünde maçı Pat yüzünden kaybettiklerini düşünen babasının hışmına uğrar. Habersizce bekletilmesine sinirlenen Tiffany, Pat'in evine gelir. Pat'in babasını Pat'le birliktelerken takımlarının maçlarını kazandığına inandırır. Pat'in babası bu kez de hem maçı hem de dans yarışmasını içeren bir çifte bahse girer. Pat, bu bahse karşı çıkar. Tiffany, Pat'in anne ve babasıyla gizlice anlaşır ve Pat'i dans yarışmasına sokabilmek için yarışmayı seyretmek için Nikki'nin geleceği yalanını uydururlar.
Dans yarışmasının yapılacağı gece gelip çatar. Nikki'nin geceye geldiğini gören Tiffany, sinirden deliye döner ve soluğu barda alır. Pat, Tiffany'yi barda bulur ve müsabakaya çıkarır. Dans sonunda puanlar verilir ve Pat ile Tiffany, bahsi kazanabilmeleri için gereken ortalama 5 puanı almayı başarırlar. Dansın ardından tebrikleşmeler yapılır. Pat'in Nikki'nin yanına gittiğini gören Tiffany, kaçarak uzaklaşır. Nikki'ye söyleyeceklerini bitiren Pat, Tiffany'nin ardından gider. Pat, Tifanny'yi yakalar. Tiffany'ye kendisine Nikki'nin mektubuymuş gibi verdiği mektubu yazanın aslında kendisi olduğunu bildiğini söyler. Pat, Tiffany'ye aşkını itiraf eder ve 2 aşık sonunda birbirlerine kavuşur.

Comment / Yorum:

Matthew Quick'in aynı adlı kitabından sinemaya uyarlanan Silver Linings Playbook'un senaryosu, filmin aynı zamanda yönetmenliğini de üstlenen David O. Russell'a ait. Yaklaşık 21.000.000 dolara mal olan film, bütçesinin 2 katı hasılat elde ederek gişede başarılı oldu. Ama filmin esas başarısı kazandığı ödüller ve adaylıklar oldu. 4 dalda Altın Küre'ye aday gösterilen film, Jennifer Lawrence'a "Müzikal veya komedi dalında en iyi kadın oyuncu" ödülünü kazandırdı. Film, Akademi Ödülleri'ne ise ana dalların hepsinde olmak üzere toplam 8 dalda aday gösterildi. Özellikle "En iyi kadın oyuncu" ödülüne aday gösterilen Jenifer Lawrence'ın Oscar'a en yakın isim olduğu sinema otoritelerinin ortak görüşü.
Tiffany rolü için Anne Hathaway'le anlaşılmış olmasına karşın Hathaway, takviminin yoğunluğu nedeniyle filmde rol almaktan vazgeçti. Rol için Rachel Mcadams, Olivia Wilde, Angelina Jolie, Blake Lively, Elizabeth Banks, Rooney Mara, Kirsten Dunst ve Andrea Riseborough gibi isimler geçse de Jennifer Lawrence'ta karar kılındı.
Filmi standart bir romantik komediden üstün kılan en belirgin özelliği; oyunculuk performansları. Mükemmel performansıyla Altın Küre'yi kazanan ve Oscar'ın da en büyük favorisi olan Jennifer Lawrence'ın emin adımlarla zirveye doğru tırmandığı söylenebilir. Proje seçimlerine bağlı olarak iniş çıkış gösteren bir kariyeri olan Bradley Cooper'ın özellikle son dönemde belli bir standartı yakaladığı açıkça görünüyor. Altın Küre ve Oscar adaylıkları da bunun iyi bir göstergesi. Kariyerinin son döneminde genellikle komedi filmlerinde seyrettiğimiz Robert Deniro, her zamanki gibi ustalığını konuşturmuş. Ayrıca Jacki Weaver ve Chris Tucker gibi isimlerinde filme katkıları es geçilmemeli.
Silver Linings Playbook, iyi bir romantik komedi. Oyunculuk performansları üst düzey. Ama yine de 8 dalda (üstelik tüm ana dallarda) Oscar'a aday gösterilecek seviyede bir film değil. Bir başyapıt izleme beklentisine girmeden seyrederseniz keyifle izlenebilecek bir yapım.

Imdb note : 8.1                              My note : 6.5

Les Misérables / Sefiller (2012)

$
0
0

Director / Yönetmen:

Tom Hooper

Screenplay / Senaryo:

William Nicholson
Alain Boublil
Claude - Michel Schönberg
Herbert Kretzmer

Novel / Kitap:

Victor Hugo (from "Les Miserables / Sefiller")

Cast / Kadro :

Hugh Jackman
Russell Crowe
                                                                  Anne Hathaway
                                                                  Amanda Seyfried
                                                                  Eddie Redmayne
                                                                  Aaron Tveit
                                                                  Samantha Barks
                                                                  Isabelle Allen
                                                                  Daniel Huttelstone
                                                                  Colm Wilkinson
                                                                  Helena Bonham Carter
                                                                  Sacha Baron Cohen

Subject / Konu:

Yıl 1815. Sadece 1 ekmek çaldığı için 20 yıl hapis cezası alan Jean Valjean, 19 yıl hapis yattıktan sonra şartlı tahliye ile çıkar. Müfettiş Javert, gözünün sürekli üzerinde olacağını söyler. Şartlı tahliyesini bozan Jean, gittiği heryerden itilip kakılırak kovulur. Kendisine kapı açan kiliseden ise gümüşleri çalıp kaçar. Çok geçmeden yakalanır. Ancak peder onun hırsız olmadığını söyler ve çaldıkların kullanarak dürüst bir adam olmasını söyler. Jean yaptığından büyük bir vicdan azabı yaşar.
Yıl 1823. Fantine, fabrikada kendisiyle uğraşan kadınlarla tartışır. Hasta bir kızı olduğu ortaya çıkar. Tam bu sırada şehrin başkanı Madeleine gelir ve problemin giderilmesini söyler. Fantine kapı dışarı edilir. Müfettiş Javert'in kendisini beklediğini görür. Javert, Madeleine arabanın altında kalan bir adama yardım ederken onun Jean olabileceğinden şüphelenir ve bir rapor hazırlar.
Çaresiz Fantine saçlarını 10 frank karşılığında satar. Sonra dişlerini satan Fantine, en sonunda da çaresizce bedenini satar. Sokakta bir adamın tacizine uğrar ve kendini korumak için adama vurur. Javert, Fantine hakkında işlem yapacakken Madeleine araya girer. Fantine, işten atılırken hiçbir şey yapmadığı için Madeleine'i suçlar. Madeleine, Fantine'e sahip çıkar ve onu hastahaneye taşır.
Javert'e Jean Valjean'ın yakalandığı ve Madeleine hakkında yazdığı raporun yanlış olduğu bilgis gelir. Javert, Madeleine'in yanına gidip günah çıkarır. Madeleine, Javert'i affeder. Kendisi yerine bir başkasının yakalandığını öğrenen Madeleine, bu duruma bir son vermeye karar verir ve gerçeği itiraf eder. Fantine'in durumu kötüleştiği için hastahaneye gider. Madeleine'in kızına sahip çıkacağını öğrenen Fantine ölür.
Madeleine'in Jean Valjean olduğunu öğrenen Javert, hastahaneye gelir. Jean, Javert'ten Fantine'in hasta kızı Cosette'e sahip çıkabilmek için 3 gün müsade ister. Ancak Javert, bu isteği kabul etmez ve Jean'ı derhal tutuklamaya kalkar. Jean, çareyi kaçmakta bulur.
Cosette, emanet edildiği evin sahibi ve sahibesi tarafından horlanmakta ve çalıştırılmaktadır. Ormandaki kuyudan su almaya gönderilen Cosette, orada Jean'la karşılaşır. Jean, para sayesinde Cosette'i kaldığı yerden kurtarır. Ona bir baba gibi davranacağına söz verir. Javert, Jean'ın peşini bırakmaz. Cosette'le birlikte kaçan Jean, arabanın altında kaldığında yardım ettiği adama rastlar. Adam, gizlenmeleri ve barınmaları için yardımcı olur.
Yıl 1832. Halk ayaklanmak üzeredir. Cosette artık genç bir kız olmuştur. Ondan hoşlanan devrim yanlısı Marius, Cosette'le iletişim kurabilmek için kendisini seven Eponine'den yardım ister. Jean, Javert'in peşlerinde olduğu şüphesiyle başka bir yere gitmeye karar verir. Cosette gitmeden önce Marius'a bir mektup bırakır. Ancak Eponine, mektubu bulur ve saklar. General Lamarque'ın ölümünün ardından halk ayaklanır. Marius'un da aralarında olduğu devrimciler dev bir barikat kurarlar. Javert'te onlara yardım etmek istediğini söyler. Çok geçmeden Javert'in ikili oynadığı anlaşılır. 2 taraf arasında çatışma başlar. Eponine, Marius'un vurulmaması için kendini feda eder ve vurulur. Ölmeden önce Cosette'in yazdığı mektubu Marius'a teslim eder ve hayata gözlerini yumar.
Marius, Cosette'e mektup gönderir. Mektubu okuyan Jean, Marius'u bulmaya gider. Marius'u bulan Jean, yakalanmış halde duran Javert'i görür ve onu teslim alıp koşulsuz serbest bırakır.
Ordu, isyancılarla çatışmaya başlar. Marius vurulur. Jean, Marius'u sırtlayıp kaçırmaya çalışır. Ordu, bütün isyancıları kurşuna dizer. Ortalık kan gölüne döner. Javert, olay yerine geldiğinde hazin tabloyla karşılaşır. Jean, sırtında taşıdığı Marius'u düştükleri kanalizasyondan çıkarmaya çalışır. Jean, kanalizasyondan çıktıklarında Javert'i karşısında bulur. Marius'u kurtarabilmek için Javert'e karşı koyup gider. Jean'ın gidişine izin verdiği için kendini yargılayan Javert intihar eder.
Marius kendine gelir. Cosette'le Marius'u birbirlerine kavuşturan Jean, Cosette'in iyiliği için gitmesi gerektiğine karar verir. Marius'a gitme nedenini açıklar ve gideceği yeri söylemeden gider. Harap haldeki Jean, manastıra yerleşir. Evlenecekleri gün Jean'ın yerini öğrenen Cosette ve Marius, soluğu manastırda alırlar. Ölmek üzere olan Jean, itiraflarını yazdığı mektubu Cosette'e verir ve huzur içinde ruhunu teslim eder.

Comment / Yorum:

Film, sanılanın aksine doğrudan bir kitap uyarlaması değil. Film, Alain Boublil ve Claude - Michel Schönberg'in sahne müzikali "Les Miserables / Sefiller"'den sinemaya uyarlandı. Yaklaşık 61.000.000 dolara mal olan film, sadece Amerika'da 118.723.185 dolar hasılat elde ederek gişeden zaferle dönmeyi başardı. 4 dalda aday gösterildiği Altın Küre'den 3 ödülle ("Müzikal veya komedi dalında en iyi film", "Müzikal veya komedi dalında en iyi erkek oyuncu" ve "Müzikal veya komedi dalında en iyi yardımcı kadın oyuncu")dönmeyi başaran film, Oscar'a da 8 dalda aday gösterilerek dikkatleri üzerine topladı. Film, Oscar'a genelde teknik dallarda aday gösterilse de; Altın Küre kazandığı "En iyi film", "En iyi erkek oyuncu" ve "En iyi yardımcı kadın oyuncu" dallarında da Oscar'ın ciddi favorilerinden.
Zirvede yerini sağlamlaştıran Hugh Jackman'la yavaş yavaş yan rollere gerilemeye başlayan Russell Crowe'u bir araya getiren Les Miserables, Anne Hathaway, Helena Bonham Carter ve Sacha Baron Cohen'li yan kadrosuyla da dikkat çekiyor. Başta Hugh Jackman'la Anne Hathaway olmak üzere oyunculuk performansları gayet iyi.
Müfettiş Javert rolü için Russell Crowe'dan önce Paul Bettany düşünülse de rol Crowe'a gitmiş. Fantine rolü için isimleri geçen Amy Adams, Jessica Biel, Marion Cotillard, Kate Winslett ve Rebecca Hall'un aralarından sıyrılmayı başaran Anne Hathaway, rolü kapmış. Eponine rolünün country şarkıcısı Taylor Swift'e gideceği düşünülürken diğer adaylar Hayden Panettiere, Scarlett Johansson, Lea Michele, Emily Browning, Lucy Hale ve Evan Rachel Wood'un arasından sıyrılan Samantha Barks, rolü almayı başarmış. Amanda Seyfried ise Cosette rolü için Emma Watson, Shailene Woodley, Miranda Cosgrove, Emily Marie Palmer, Lili Reinhart ve Portia Doubleday'la mücadele etti.
"En iyi film" dalında Oscar'a aday olan filmin güçlü rakipleri karşısında ne yapacağı merak konusu. Ama unutulmamalı ki; müzikaller Akademi'ye her zaman sempatik gelmiştir. Bu nedenle Les Miserables, yabana atılmaması gereken bir aday. Oyuncu kadrosunda Hugh Jackman, Anne Hathaway ve Amanda Seyfried gibi önceden müzikal deneyimi olan isimlerin tercih edilmiş olması, oyuncu seçimlerinin ne kadar iyi yapıldığının bir göstergesi. Film, gerek kitabını sevenler ve gerekse müzikalden hoşlananlar için iyi bir alternatif.

Imdb note : 8                                My note : 7.5


Argo / Operasyon: Argo (2012)

$
0
0

Director / Yönetmen:

Ben Affleck

Screenplay / Senaryo:

Chris Terrio

Novel / Kitap:

Antonio J. Mendez (from "The Master of Disguise")

Article / Makale:

Joshuah Bearman (from "Escape from Tehran")

Cast / Kadro :

Ben Affleck
                                                             Bryan Cranston
                                                             Alan Arkin
                                                             John Goodman
                                                             Victor Garber
                                                             Tate Donovan
                                                             Clea Duvall
                                                             Scoot Mcnairy
                                                             Rory Cochrane
                                                             Christopher Denham
                                                             Kerry Bishe
                                                             Kyle Chandler
                                                             Chris Messina
                                                             Zeljko Ivanek
                                                             Titus Welliver
                                                             Keith Szarabajka
                                                             Bob Gunton
                                                             Richard Kind
                                                             Richard Dillane
                                                             Omid Abtahi
                                                             Page Leong
                                                             Farshad Farahat
                                                             Sheila Vand

Subject / Konu:

Yıl 1979. Artık Şah yönetimine katlanamayacak hale gelen İran halkı, Şah'ı devirir. Sürgündeki Ayetullah Humeyni, ülkeye geri döner ve gücü eline alır. Şah, Amerika'ya sığınır. Ayaklanan halk, Amerika'ya sığınan Şah'ın kendilerine verilmesi için Amerikan büyükelçiliğinin önünde gösteri düzenler. Bahçe kapısını aşmayı başaran öfkeli kalabalık, büyükelçiliği basar. Elçilikte çalışanlar bütün evrakları yakmaya başlar. Arka kapıdan kaçmayı başaran 6 memur, Kanada büyükelçisinin evine sığınır.
Olaydan 69 gün sonra. 60'tan fazla Amerikan vatandaşı rehin tutulmaya devam etmektedir. CIA yetkilileri, İranlıların henüz farkına varmadığı, gizlenen 6 memuru İran'dan kaçırmak için harekete geçerler. Toplantıda yetkililer nasıl bir yol haritası çizeceklerini belirleyemezler.
Televizyonda "Maymunlar Cehennemi" adlı filmi gören ajan Tony Mendez'in aklına Kanadalı bir film ekibiymiş gibi Tahran'a gidip memurları kurtarmak gelir. Tony'nin fikri kabul edilir. Tony, Hollywood'a gider. İlk iş olarak bir yönetmenle anlaşıp ondan fikir alan Tony, bir film şirketi kurar. Sahte filmleri için yapımcı da bulmayı başarırlar. Senaryo olarak Argo adında bir bilmkurgu macera filminin senaryosunu seçerler. Yapımcı Lester Siegel aracılığıyla basın da yankı uyandırmayı sağlarlar.
Tony, İstanbul'a gelir. Vize işlemlerini İran Konsolosluğu'ndan halleder ve soluğu Tahran'da alır. Film çekimleri yapabilmek için izin başvurusu yapar. Kanada büyükelçisiyle görüşür. Büyükelçi, evdeki yardımcılarının durumdan haberdar olduğunu ve onlara fazla güvenemeyeceklerini, bu yüzden hızlı hareket edilmesi gerektiğini söyler. Tony, film ekibiymiş gibi göstereceği personele sahte pasaportlarını ve kimliklerini verir. Sahte film ekibi, şehirde gezinir.
İran'dan ayrılacakları gün Tony'ye Jack'ten telefon gelir. Tony'ye eylemlerin durduğu, rehineler için askeri operasyon hazırlıklarının yapıldığı ve şayet 6 memuru getirirse 60 rehinenin hayatını tehlikeye sokacakları için planın iptal edildiği bilgisi gelir. Bu durumu kabullenemeyen Tony, Jack'i arar ve planını uygulayıp 6 memuru İran'dan kaçıracağını söyler. Jack, Beyaz Saray'a ulaşıp Tony'nin planının yürüyebilmesi için gerekli yardımı sağlamayı başarır. Ekip, havaalanına varır. İlk kontrolden geçmeyi başarırlar. Fakat son kontrolde, film ekibi olduklarını kanıtlamaya zorlanırlar. Son kontrolü de geçmeyi başarırlar ve İsviçre'ye havalanacak uçağa binerler. Uçağa binen kişilerin, Amerikan büyükelçiliğinin çalışanları olduğu bilgisi İranlı yetkililere gelir. Son ana kadar uçağın kalkışı engellenmeye çalışılır. Ancak tüm çabalara karşın uçağın kalkışı engellenemez.
Tony, başarısından ötürü istihbaratın en yüksek nişanıyla ödüllendirildi. Rehine krizi, 20 Ocak 1981'de bütün rehineler serbest bırakılınca sona erdi. Oscar ödüllü sanatçı John Chambers, CIA tarafından ödüllendirildi. Argo operasyonu 1997 yılında Amerikan hükümetince açıklandı.

Comment / Yorum:

CIA ile Kanada'nın ortak yürüttüğü gizli bir operasyonu konu alan filmin konusu gerçek bir hikayeye dayanıyor. Ben Affleck'in hem başrolünü hemde yönetmenliğini üstlendiği Argo'nun aynı zamanda yapımcılarından da biri. Filmin bir diğer tanıdık yapımcısı ise ünlü aktör ve yönetmen George Clonney. Filmin bazı bölümleri İstanbul'da çekildi. Filmde anlatılan döneme dair gerçek görüntüler de kullanıldı.
Yaklaşık 44.500.000 dolara mal olan film, 181.357.591 dolar hasılat elde etti. 5 dalda aday gösterildiği Altın Küre'den "Drama dalında en iyi film" ve "En iyi yönetmen" ödüllerini kazanarak dönen film, Oscar'a da tam 7 dalda aday gösterildi. İşin tuhaf tarafıysa "En iyi yönetmen" dalında Altın Küre kazanan Ben Affleck'in Oscar'a aday dahi gösterilmemiş olması. Film ayrıca katıldığı çeşitli festivallerde 32 ödül kazanmayı başardı.
Film beklenenden büyük ilgi gördü. 2 önemli Altın Küre ödülünü ve 7 Oscar adaylığını biraz da filmin konusuna bağlamak lazım. Çünkü filmin gerçeğe dayanan hikayesi, bir sinema filminden yola çıkılarak planlanan bir operasyonu konu alıyor. Üstelik operasyon da sahte bir film projesiyle şekilleniyor. Filmin bu yönüyle sempati toplamayı başardığı çok açık.
Oyunculukların genel olarak orta düzeyde olduğu filmde en göze çarpan isim tecrübeli aktör Alan Arkin. Arkin, Altın Küre'de aday olup kazanamadığı "En iyi yardımcı erkek oyuncu" ödülü için Akademi Ödülleri'nde de yarışacak.
Argo, gerçek bir hikayeye dayanması nedeniyle belgesel tadı da vermeyi başaran bir yapım. Sürükleyicilik düzeyi iyi. Sıkılmadan seyredilebilecek bir macera filmi.

Imdb note : 8.1                              My note : 7.5

Zero Dark Thirty (2012)

$
0
0

Director / Yönetmen:

Kathryn Bigelow

Screenplay / Senaryo:

Mark Boal

Cast / Kadro :

Jessica Chastain
Jason Clarke
Joel Edgerton
Jennifer Ehle
Mark Strong
Kyle Chandler
Edgar Ramirez
James Gandolfini
Chris Pratt
                                                             Callan Mulvey
                                                             Fares Fares
                                                             Reda Kateb
                                                             Harold Perrineau
                                                             Stephen Dillane

Subject / Konu:

11 Eylül 2001 saldırısının ardından 2 yıl geçer. Ele geçirilen teröristlerden biri, işkencelerle konuşturulmaya çalışılır. Sorgulamayı yapan ajanlardan Dan ve Maya, Pakistan'a giderler. Teröriste türlü işkenceler yapılmaya devam edilir.
29 Mayıs 2004, Khobar, Suudi Arabistan. Terörist saldırı sonucu 22 kişi hayatını kaybeder. İşkenceler sonuç verir ve terörist, bazı isimler verir. Bu isimler arasında en çok ilgi uyandıran Abu Ahmed'in ismi olur.
Maya, çeşitli sorgulamaların kasetlerini izler. Polonya, Gdansk'taki CIA üssüne gider ve sorgulamada Abu Ahmed'in resmi deşifre edilir.
Temmuz 2004, Londra, İngiltere. Bir otobüse terörist saldırı düzenlenir. Patlama sonucu birçok kişi ağır yaralanır ve ölür.
Maya, Pakistan'da yakalanan teröristten Abu Ahmed'in Faraj Bin Ladin için çalıştığını öğrenir.
Abu Ahmed'e yakın olduğu düşünülen bir terörist ele geçirilir. Ancak terörist, ısrarla Abu Ahmed'i tanımadığını söyler.
20 Eylül 2008, İslamabat, Pakistan. Maya, otele gelir ve arkadaşının bulunduğu masaya oturur. 200 kilogram patlayıcı taşıyan araçla otele saldırı düzenlenir. Patlama olur. Maya ve arkadaşı kurtulmayı başarırlar.
30 Aralık 2009. CIA üssüne gelen terörist, üzerine bağlı bombayı patlatır ve CIA, çok büyük bir yara alır. Çok geçmeden Maya'ya Abu Ahmed'in 2001 yılında öldüğü bilgisi gelir. Fakat Maya, bu habere inanmaz.
Dan, Maya'nın isteği üzerine Kuveyt'e gider ve bilgi edinmeye çalışır.
1 Mayıs 2010. New York'ta patlama olur.
Bin Ladin'i yakalamayı kafasına koyan Maya, Pakistan üzerinde yoğunlaşır. 2 kişi, Maya'nın aracını taramalı tüfekle tarar. Maya, kurtulmayı başarır.
Bin Ladin'in kaldığından şüphelendikleri bir ev tespit ederler. Ev uzun süre izlenir.
1 Mayıs 2011, Celalabat, Afganistan. Maya'ya gece operasyon düzenleneceği bilgisi gelir. Operasyon esnasında 2 helikopterden biri güç kaybederek düşer. Ekip, ufak bir çatışmanın ardından eve girer. Evde 4 erkek öldürülür. Bütün dökümanlara, bilgisayarların harddisklerine ve cd'lere el konur. Cesetler, ceset torbalarına konur. Düşen helikopter imha edilir. Cesetlerden biri helikoptere konur. Helikopter havalanır ve geri döner. Maya, helikopter üsse ulaşınca heyecanla indirilen ceset torbasının yanına gider ve torbayı açar...
Maya, operasyonun ardından evine dönmek üzere uçağa biner.

Comment / Yorum:

Film, yaklaşık 40.000.000 dolara mal oldu. Filmin adı olan Zero Dark Thirty, askeri bir terimden gelmekte. Zero Dark, gece 12 anlamına geliyor. Filmin adı da gece 12:30'u sembolize etmekte. Zero Dark Thirty, yönetmen Kathryn Bigelow'un şaibeli şekilde "En iyi yönetmen" Oscar'ını kazandığı "The Hurt Locker" filminden sonra çektiği ilk sinema filmi.
4 dalda Altın Küre'ye aday gösterilen film, sadece Jessica Chastain'la "Drama dalında en iyi kadın oyuncu" ödülünü kazanmayı başardı. Filmin 5 dalda da Oscar adaylığı bulunuyor. En iyi film dalında Oscar'a aday gösterilen Zero Dark Thirty, her ne kadar kayda değer bir aday olmasa da; Amerikan milliyetçiliği adına "Avatar" gibi bir şaheseri "The Hurt Locker" gibi sıradan bir filme kurban eden Akademi'nin yine aynı eyyamcılığa imza atabileceği de gözardı edilmemeli. Filmin ayrıca katıldığı diğer festivallerde kazandığı 55 ödül ve 55 adaylık daha var.
11 Eylül saldırısından başlayarak Usame Bin Ladin'in öldürülüşüne kadar ki periyotu anlatan Zero Dark Thirty, objektifliği tartışmaya açık, militarist bir film. Maya karakteri o kadar abartılmış bir karakter ki; neredeyse Maya olmasaymış CIA, Usame Bin Ladin'i aramayacakmış gibi bir izlenime neden oluyor. Film için orta karar bir aksiyon filmi denebilir. Filmin uzun ve durağan bir film olduğu da unutulmamalı.

Imdb note : 7.7                              My note : 5

Alien / Yaratık (1979)

$
0
0

Director / Yönetmen:

Ridley Scott

Screenplay / Senaryo:

Dan O'Bannon

Story / Hikaye:

Dan O'Bannon
Ronald Shusett

Cast / Kadro :

Tom Skerritt
Sigourney Weaver
Veronica Cartwright
Harry Dean Stanton
John Hurt
                                                              Ian Holm
                                                              Yaphet Kotto
                                                              Bolaji Badejo

Subject / Konu:

7 kişilik mürettebatı olan ticari çekici araç Nostromo, 20.000.000 ton mineral cevheriyle birlikte dünyaya dönmektedir. Gemi, bilinmeyen bir kaynaktan sinyaller aldığı için sinyalin geldiği yere doğru gitmek zorunda kalır. Yörüngeye kilitlenen gemi, basınç düştüğü için iniş yapmak zorunda kalır. Gemi iniş esnasında hasar görür ve elektrik sistemi arızalanır. Arızalanan bölümlerin tamiratı için zamana ihtiyaç vardır. Sinyallerin geldiği kaynak, yürüyüş mesafelerinde olduğu için mürettebattan 3 kişi sinyal kaynağına doğru giderler. Karanlıkta ilerleyen mürettebat, tanımlaması zor bir cisim bulurlar. Cismin üzerine çıktıklarında dünya dışından bir yaratığın fosilleşmiş cesediyle karşılaşırlar.
Mürettebattan Kane, cesedin yakınındaki oyuğu fark eder. Oyuktan içeri girdiğinde mağarayı andıran oldukça nemli bir ortamla karşılaşır. Yumurtaya benzer şeyler görür ve inceler. İncelediği yumurtalardan biri açılır ve ani bir saldırıya uğrar. Yumurtadan çıkan bir yaratık, kafasına yapışır. Kane, arkadaşları tarafından gemiye geri getirilir. Yaratığı keserek ayırmaya çalıştıkları sırada yaratıktan akan moleküler asit, gemide delikler açılmasına neden olur.
Yaratığın Kane'in suratından ayrılıp ortadan kaybolduğunu farkeden mürettebat, revirde yaratığı aramaya koyulur. Etkisiz görünen yaratık, Ripley'nin üzerine düşer. İncelemesini yapan Ash, yaratığın ölmek üzere olduğunu ve bulunduğu yere geri götürülmesi gerektiğini savunur. Ripley ise bu duruma karşı çıkar.
Gemi kısmen tamir edilir ve vakit kaybetmeden yola koyulurlar. Yapılan hesaplamalara göre dünyaya varabilmek için daha 10 ay yol almaları gerekmektedir. Kane, kendine gelir. Kane, yemek esnasında kriz geçirmeye başlar. Gövdesi yarılır ve içinden yaratık çıkar. Yaratık, hızla kaçar.
Kane'in cesedi, geminin dışına fırlatılır. 2 gruba ayrılan mürettebat, yaratığı aramaya koyulur. Brett, ilk başta yaratık sandıkları Jones isimli kediyi, tekrar kendilerini şaşırtmaması için yakalamaya çalışır. Kedinin peşinden gider. Tam onu yakalmak üzereyken; oldukça büyümüş yaratık tarafından yakalanır. Ripley ve Parker olay yerine vardıklarında Brett'in kanı yukarıdan süzülmektedir.
Yaratığın geminin havalandırmasında olduğuna kannat getiren mürettebat, yaratığı önce havalandırmaya sıkıştırıp sonra da gemiden dışarıya atmayı planlar. Dallas, planlarını başarabilmek için havalandırma kapağını kapatmaya gider. Mürettebat, sinyal almaya başlar ve yaratığın Dallas'ın üzerine doğru gittiğini görür. Dallas'ın sinyali kesilir. Geride sadece silahı kalır.
Ana kumandada talimatlarıi inceleyen Ripley, gemiye önceden yollanmış olan talimatları görür. Talimatlara göre yaratığın incelenmesi ve örnek alınması istenmiştir. Mürettebatın 2. planda olduğu ve gerekirse gözden çıkarılabilecekleri belirtilmiştir. Öğrendikleri sonrası çılgına dönen Ripley, herşeyi bilen Ash'e nefretini kusar. Ripley, durumu Lambert ve Parker'a bildirmek için ana kumandadan çıkar. Ancak Ash, geçiş kapılarını kapatıp Ripley'ye saldırır. Ash'ten köpükler fışkırmaya başlar. Lambert ve Parker, Ripley'i kurtarır. Ash'in baş kısmı kopar ve aslında bir robot olduğu anlaşılır. Yaratığın nasıl yokedilebileceğini öğrenmek için Ash'i kısa süreliğine takrar çalıştırırlar. Ash, pek umut verici konuşmaz. Ash'i tekrar devredışı bırakıp yakarlar.
Mekikle gemiden ayrılıp gemiyi havaya uçurmaya karar verirler. Yaratık, gitmek için son hazırlıkları yapan Lambert ve Parker'a saldırır. Sesleri duyup yanlarına giden Ripley, arkadaşlarının cesetleeriyle karşılaşır.Ripley, acil yoketme sistemini çalıştırır ve gemi 10 dakika içersinde kendini yoketmeye programlanır. Mekiğe doğru giden Ripley, yaratığın perişan haldeki Dallas'ı geminin duvarına yapıştırdığını görür. Dallas'ı öldürüp acısını dindiren Ripley, yoluna devam eder. Ancak yaratık, yolunun tam üzerinde karşısına çıkar. Geri dönüp acil yoketmeyi durdurmayı dener. Fakat gecikmiştir ve geminin kendisini yoketmesine sadece 5 dakika kalmıştır. Tek çaresi mekiğe gitmek olan Ripley, yaratıkla karşılaşmadan ve kedisi Jones'u da yanına alarak mekiğe ulaşmayı başarır. Mekik, geminin patlamasına saniyeler kala gemiden ayrılıp uzaklaşır. Gemi, büyük patlamaların ardından infilak eder.
Rahatlayıp kıyafetlerini çıkaran Ripley, mekiğin içinde bir bölüme sıkışmış olan yaratığı farkeder. Mekikte giyilmesi gereken kıyafetleri giyer. Mekikte solunum farklı olduğu için kendisini gemideki yaşama göre geliştiren yaratık, hızlı hareket edememektedir. Gazla yaratığı sıkıştığı yerden düşüren Ripley, mekiğin kapısını açar. Yaratık düşmek üzereyken kapıya tutunur. Ripley, elindeki silahı ateşler ve yaratığı mekikten dışarı atmaya başarır. Ancak yaratık, silahın uzantısından dolayı mekiğin motorlarının olduğu bölüme sürüklenir. Motoru ateşleyen Ripley, yaratığı uzay boşluğuna gönderir ve bu büyük beladan tamamen kurtulmayı başarır. Son raporunu kaydeden Ripley, kurtarılmayı umut ederek uyku kabinine girer.

Comment / Yorum:

Yaklaşık 11.000.000 dolara mal olan film, 185.000.000 dolar hasılat elde ederek mükemmel bir gişe başarısı yakaladı. Filmi yönetecek olan Walter Hill, işi Ridley Scott'a devretti. Ridley Scott, Alien rolünü bir barda bulduğu 2 metre 18 santimetrelik Nijeryalı tasarım öğrencisi Bolaji Badejo'ya oynattı. Alien, Bolaji Badejo'nun ilk ve son oyunculuk deneyimi oldu. Ripley karakteri ilk başta erkek karakter olarak yazılsa da; karakterin daha sonra kadın karakter olmasına karar verildi. Oyuncu seçmelerinde Ripley rolüni Veronica Cartwright oynasa da; yapımcıların seçimi sonrası rol Sigourney Weaver'a gitti.
Alien'ın tasarımını İsviçreli sanatçı H. R. Riger yaptı. 117 dakikalık filmin, kesilmemiş hali 3 saat 12 dakikaydı. Filmin ilk 6 dakikasında hiç diyalog kullanılmadı. Uzay gemisinin adı başta Snark'tı. Daha sonra Leviathan olmasına karar verildi. En sonundaysa geminin adı Nostromo oldu.
2 dalda Oscar'a aday gösterilen film, "En iyi efekt" dalında Oscar'ı kucaklamayı başardı. Film ayrıca diğer festivallerden 12 ödül ve 18 adaylık kazandı. Film, 2002 yılında A.B.D. Kongre Kütüphanesi tarafından "kültürel, tarihi ve estetik" açıdan önem arzettiği için Ulusal Film Arşivi'ne alındı. Amerikan Film Enstitüsü tarafından 2008 yılında yayınlanan "Tarihin en büyük bilimkurgu filmleri" listesinde 7. sırada yer aldı.
Alien, her ne kadar korku ve bilimkurgu türlerinde bir film olarak kabul edilse de; filmin başarılı bir psikolojik gerilim olduğunun da altı çizilmeli. Film, bahsi geçen türlerin hangisine dahil edilirse edilsin; o türün en iyilerinden biri olduğu rahatlıkla söylenebilir. Arşivlerde bulunması gereken bir yapım.

Imdb note : 8.5                             My note : 8

Vahşi Kan (1983)

$
0
0

Director / Yönetmen:

Çetin İnanç

Screenplay / Senaryo:

Cüneyt Arkın
Çetin İnanç

Cast / Kadro :

Cüneyt Arkın
Emel Tümer
Hüseyin Peyda
Arzu Aytun
Oktay Durukan
Turgut Özatay
Ali Pehlivan
Şinasi Ercan
                                                            Baki Tamer
                                                            Necip Tekçe
                                                            Osman Betin
                                                            Süheyl Eğriboz
                                                            Çetin Başaran
                                                            Kemal Ustura

Subject / Konu:

Telefon konuşmasında; "Mahkemede herşeyi anlatacağımızı biliyorlar." diyen adam, kendisini bulan saldırganlar tarafından öldürülür. Aynı saldırganlar, davaya yetişmeye çalışan araca da saldırırlar. Babasını ve kardeşini öldürdükleri genç kıza tecavüz etmeye çalışırlar. Genç kız, saldırganlardan birini öldürür ve kaçar. Saldırganlar, cesetleri ve aracı ateşe verirler.
2 jandarma, götürdükleri mahkumla saldırganların ateşe verdiği aracın yanından geçerler. Jandarmalar, olaya müdahalede bulunmak isterler. Ancak yanan araç patlayınca jandarmalar ağır şekilde yaralanır ve alevlerin ortasında kalırlar. Mahkum, elleri kelepçeli olmasına rağmen alevlerin ortasına atlar ve jandarmaları yanmaktan kurtarır. Yaralı jandarmaları bir arabaya bindirip hastahaneye gönderir.
Kelepçelerinden kurtulup yakındaki kasabaya doğru giden mahkum, yolda saldırganlarla karşılaşır. Saldırganlar, kasabaya gelmemesi konusunda uyardıkları mahkumu araca bindirip geri götürürler. Ancak mahkumun tekrar kasabaya doğru yürüdüğünü gören saldırganlar, mahkumu da alıp kasabaya giderler. Bağladıkları mahkumu defalarca bıçaklarlar. Geçmişte yaşadığı kötü hatıraları anımsayan yaralı mahkum, saldırganlarla kavgaya girişir. Kurtulmayı başaran mahkum, kaçar. Saldırganlar, mahkumu takibe koyulur. Saldırganlara yakalanmak istemeyen mahkum, dağın tepesinden suya atlar ve öldüğünü düşündürüp kurtulmayı başarır.
Yıllardır kasabada pis işler çeviren Haşmet, jandarmanın kasaba çevresinde aradığı mahkumun, oğlunu öldürmekle itham ettiği Rıza olduğunu düşünmektedir. Halbuki oğlu ölmemiş vefakat 2 kolu kesilmiş ve ayakları sakat bırakılmış şekilde yaşamaktadır. Rıza'dan intikam alabilme arzusuyla yaşamaktadırlar. Saldırganlar, Haşmet'in talimatıyla Rıza'yı bulup öldürmek üzere harekete geçerler. Ormanda Rıza'yı arayan saldırganlar, teker teker Rıza'nın tuzaklarına yakalanırlar.
Rıza, ormanda gizlenen kızla karşılaşır. Harap haldeki kız, Rıza'nın peşinden gelir.
Albay Kemal, komando okulundan öğrencisi olan Rıza'yla iletişime geçmeye çalışır. Ancak Rıza, Albay Kemal'in telsizle yaptığı çağrıya cevap vermez.
Haşmet, tuttuğu avcılar ve adamlarıyla Rıza'yı yakalayabilmek için ormana çıkarma yapar. Rıza, kurduğu tuzaklarla düşmanlarını haklar. Düşmandan korumayı başardığı kızla birlikte gizlendikleri mağaraya giden Rıza, bu kez Albay Kemal'le telsizden görüşür. Düşman, Rıza'nın mağarada gizlendiğini öğrenir. İnşaat araçlarıyla mağaraya gelen düşman, önce mağara ağzına yığılan kayalarla Rıza'yı mağaraya sıkıştırır; sonra da mağaranın etrafına yerleştirdiği dinamitleri patlatmaya başlar. Kayalar, Rıza'nın ve kızın üzerine düşmeye başlar. Kayaların ezdiği kız ölür.
Düşman, Rıza'nın öldüğünü zanneder ve sevinir. Ancak Rıza kayaların arasından çıkmayı başarır. Düşmanlarını öldüren Rıza, kaçan Haşmet ve oğlunun peşinden gider. Önce Haşmet'in küçük oğlunu, sonra da Haşmet'i öldüren Rıza, son kozunu ise Haşmet'in büyük oğluyla paylaşır. İntikamını alan Rıza, kasabadan ayrılır.

Comment / Yorum:

Yine bir Cüneyt Arkın ve Çetin İnanç ortaklığı ve yine başka amaçlarla çekilmesine karşın güldürüye dönüşmüş kült bir film. Vahşi Kan, Rambo serisinin ilk filmi olan 1982 yapımı "First Blood / İlk Kan" adlı yapımdan yoğun (!) şekilde esinlenmiş, macera filmi olarak çekilmeye çalışılmış vefakat Dünyayı Kurtaran Adam'la benzer akıbete uğrayıp sadece gülmek için seyredilen filmler sınıfına konmuş bir yapım.
Dünyada "Turkish Rambo" adıyla bilinen film; kendilerini önce zombi sandığımız sonra saldırgan olduğunu farkına vardığımız enteresan karakterleriyle, sıradışı daha doğrusu akıl almaz tuzaklarıyla, sinirli mi sinirli kolsuz ve bacaksız düşmanıyla ve çiğ yengeçten yılana ve hatta pişirilmiş olmasına karşın kabuğuyla kaplumbağa yiyen Rıza karakteriyle kült olmaya defalarca hak eden bir film.
İmkansızlıklardan ötürü teknik zaafiyetler, belki pratik ancak saçma yöntemlerle giderilmeye çalışılmış. Ancak bu çaba da gülünç sonuçlara neden olmuş. Buna verilebilecek en çarpıcı örnek; Rıza'nın düşmanlarına fırlattığı, havada dans ederek adresini bulan bıçağın göründüğü sahneler.
Cüneyt Arkın'ın oyunculuğundan ziyade fiziksel olarak ön plana çıktığı filmde Emel Tümer'in de sadece erotik bir obje olarak kullanıldığı göze çarpıyor. Filmin en tuhaf karakteri ise Oktay Durukan'ın canlandırdığı, kolları ve bacakları olmayan, Rıza'nın öfkeli düşmanı.
Vahşi Kan, ne yazık ki yabancıların "B sınıfı" veya "Çöp film" diye nitelendirdiği türde bir film. Ve yine ne yazık ki sadece tuhaflıklarına gülmek için seyredilebilecek bir film.

Imdb note : 4.4                             My note : 2

Aliens / Yaratık 2 (1986)

$
0
0

Director / Yönetmen:

James Cameron

Screenplay / Senaryo:

James Cameron

Story / Hikaye:

James Cameron
David Giler
Walter Hill

Cast / Kadro :

Sigourney Weaver
Carrie Henn
Michael Biehn
Paul Reiser
                                                           Lance Henriksen
                                                           Bill Paxton
                                                           Jenette Goldstein
                                                           William Hope
                                                           Al Matthews
                                                           Mark Rolston
                                                           Ricco Ross
                                                           Colette Hiller
                                                           Daniel Kash
                                                           Cynthia Dale Scott
                                                           Tip Tipping
                                                           Trevor Steedman
                                                           Paul Maxwell
                                                           Valerie Colgan
                                                           Alan Polonsky
                                                           Alibe Parsons
                                                           Blain Fairman
                                                           Barbara Coles
                                                           Carl Toop
                                                           John Less

Subject / Konu:

Ripley'nin uyku kabininde olduğu mekik, bir uzay gemisi tarafından bulunur. Ripley, kendisine geldiğinde; uyku kabinine girdikten sonra aradan tam 57 yıl geçtiğini öğrenip şok oluır. Sürekli kabuslar görür. Kızı Amanda'nın 2 sene önce 66 yaşındayken öldüğünü öğrenir.
Raporlar, mürettebatıyla birlikte başlarına gelen olaylar, yaratık ve Nostromo'nun parçalanma hikayesini bir heyet karşısında anlatan Ripley, inandırıcı bulunmaz ve lisansı süresiz olarak dondurulur. Ripley, 57 yıl önce yaratığın gemilerine girdiği ve daha binlerce yaratık yumurtasının yer aldığı gezegenin artık insanların yaşadığı bir gezegene dönüştüğünü öğrenince derin kaygılara kapılır.
Gezegendeki bir aile, araçlarıyla yolculuk ettikleri sırada eski bir uzay gemisine rastlarlar. Bu gemi, Ripley'nin bahsettiği binlerce yaratık yumurtasını içinde bulunduran geminin ta kendisidir. Kızlarını ve oğullarını arabada bırakıp gemiyi incelemeye giden çift uzun süre geri dönmez. Küçük kız, arabanın kapısı açıldığında telaşlı annesini ve yüzüne bir yaratık yapışmış halde yerde yatan babasını görüp dehşete kapılır. Telaşlı kadın, telsizle yardım ister.
Gezegendeki koloniyle bağlantıları kopan yetkililer, Ripley'den yardım ister ve gezegene gidecek ekipte yer almalarını ister. Bu iş karşılığı tekrar uçuş subayı olabileceği söylense de; Ripley, teklifi net bir dille reddeder. Kabusları dinmek bilmeyen Ripley, kendisine yaratıkların yokedileceği garantisi verilince; fikrini değiştirir ve gezegene gidecek ekipte yer almayı kabul eder. Askeri bir ekiple yola çıkar. Bishop isimli androidin ekipte olması canını sıkar. Uzay gemisi gezegene varır. Ekibin yer aldığı araç, gemiden ayrılır ve gezegene iniş yapar. Askeri ekip, incelemelere başlar. Ortalıkta ne insan, ne de bir ceset vardır. Ortamın güvenli olduğu bildirilince; Ripley'de ekibin bulunduğu yere gider. Binanın revirini üs olarak kullanmaya karar verirler. Revirde incelemeye tabi tutulmuş biri ölü diğeri canlı 2 yaratık bulurlar. Canlı olan yaratık, labaratuvar ortamında kontrol altına alınmış durumdadır.
Sinyaller, binada olan bir canlının üzerlerine doğru geldiğini işaret eder. Heyecana kapılıp dikkat kesilirler. Ancak üzerlerine gelen bir yaratık değil, küçük bir kızdır. Küçük kız çok korkmuştur ve bir süre kaçmaya çalışır. Ripley, adının Rebecca olduğunu öğrendiği küçük kızı yakalayıp sakinleştirmeyi başarır. Rebecca bir süre kimseyle konuşmaz. Sessizliğini güvenini kazanan Ripley'ye bozar ve kendisine Newt denmesini ister.
İşlemci istasyonunda çok sayıda canlının olduğu tespit edilir. İstasyona bir grup asker gönderilir. Askerler, istasyonun yaratıkların salgılarıyla kaplandığına şahit olurlar. İlerledikçe kozalanmış insan cesetleriyle karşılaşırlar. Salgıların içinde henüz ölmemiş bir kadın bulurlar. Kadının midesi yarılır ve içinden bir yaratık çıkar. Küçük yaratığı yakarak öldürürler. Tam bu sırada duvarlardaki yaratıklar saldırıya geçer. Askerler şok geçirir ve ne yapacaklarını şaşırırlar. Askerleri dışardan yöneten komutanlarının da çaresiz kaldığını gören Ripley, bulundukları aracı işlemci istasyonuna doğru sürer ve araçla binanın içine dalar. Kurtulmayı başaran askerler araca biner ve hızla binadan kaçarlar.
Komutayı onbaşı Hicks alır ve Ripley'nin söylediği gibi gezegeni yoketme kararı alır. Kendilerini almaya gelen uçak içine giren yaratık yüzünden düşüp parçalanır ve böylece gezegenden gidişlerinin önü kapanır. Ekip, ellerindeki sınırlı cephaneyle ne yapacaklarını belirleyip harekete geçer. Robot silahları yerleştirip bazı kapıları kapatırlar. Ancak robotlar, üzerlerine gelen yaratıklara ateş etmeye başlayınca kısa sürede tüm mermiler tükenir. Kötü haberler bununla da bitmez ve Bishop, basınçtan ötürü 4 saat içinde patlama olacağını ve 30 kilometrekarelik bir alana radyasyon yayılacağını bildirir.
Bishop, ekibin gezegenden kurtulabilmesi için vericiyi çalıştırmak üzere tünelden geçerek iletişim kulesine doğru gider.
Ripley ve Newt, labaratuvarda yaratık saldırısına uğrarlar. Dışarı çıkmayı başaramazlar. Kameradan neler olduğunu izleyen Burke, müdahale etmediği gibi kamerayı da kapatarak başkalarının yardım etmesini de engeller. Ripley, yangın alarmını çalıştırıp ekibin dikkatini çekmeyi başarır. Ekip son anda Ripley ve Newt'i kurtarmayı başarır. Ripley, Burke'ün asıl amacının yaratıkların içlerine girmesi ve böylece geri dönerlerken yanlarında yaratıktan örnek götürebilmek olduğunu ekibe anlatır. Ekip, bunun üzerine Burke'ü esir alır.
Güç kaynağında kesinti olur. Sinyallere göre çok sayıda yaratık binanın içindedir. Kaçmaya çalışsalar da yaratıklar birçoğunu öldürür. Ripley, Hicks ve Newt, Bishop'un çağırmayı başardığı uzay gemisine gitmeye çalışırlar. Newt, havalandırma boşluğuna düşer. Ripley ve Hicks, Newt'i kurtarnaya çalıştıkları sırada Newt'in yanında yaratık belirir ve kısa süre sonra ortadan kaybolurlar. Ripley ve Hicks, Newt'in yaşadığı umuduyla yollarına devam ederler. Hicks, öldürdüğü yaratıktan üzerine sıçrayan asitler yüzünden yaralanır. Hicks'i gemiye götürmeyi başaran Ripley, silahlanır ve patlamaya 19 dakika kala Newt'i kurtarmaya gider. Ripley, kozalanmak üzere olan Newt'i kurtarır. Bütün yaratık yumurtalarını yumurtlayan dev yaratıkla karşılaşırlar. Önce yumurtaları ateşe veren Ripley, sonrada dev yaratığı vurur. Ancak dev yaratık peşlerinden gelmeye devam eder. Asansörle geminin bulunması gereken yere çıkarlar. Ancak gemi yerinde değildir ve dev yaratık diğer asansörle bulundukları yere gelmek üzeredir. Son anda çıkagelen gemiye atlayıp kurtulurlar. Devasa patlamalar gerçekleşir.
Araç, ana gemiye iniş yaptığında Ripley, Bishop'a teşekkür eder. Bu sırada gemiyle geldiği anlaşılan dev yaratık ortaya çıkar ve Bishop'u 2 parçaya ayırır. Newt'i yakalamak üzereyken ise Ripley, içine bindiği yük taşıma robotuyla karşısına çıkar. Dev yaratığı kapağını açtığı derin bölüme düşürmeyi amaçlayan Ripley, son anda kendisini aşağı çeken dev yaratıkla birlikte derin bölüme düşer. Robot, dev yaratığın üzerine düştüğü için Ripley yukarıya tırmanmaya başlar. Ancak dev yaratık Ripley'yi ayağından yakalar. Derin bölümün alt kapağını açan Ripley, dev yaratığın gemiden düşmesini sağlar.
Bir sürü badire atlatan Ripley ve Newt, uzun bir uyku için gemideki uyku kabinlerine yatarlar.

Comment / Yorum:

Yaklaşık 18.500.000 dolara mal olan film, Amerika genelinde 85.200.000 dolar hasılat elde etti. Serinin 2. filmi olan Aliens'ın yönetmen koltuğuna 1984 yılında yönettiği "The Terminator" ile büyük sükse yakalayan James Cameron oturdu. Film, otoritelerce başarılı bir devam filmi olarak gösterilse de; yönetmen James Cameron, ilk filmi yönetip büyük başarı yakalayan Ridley Scott'un izinden gitmek yerine militarist bir anlatım tarzını tercih etti.
7 dalda Oscar'a aday gösterilen film, 2 dalda Oscar kazanmayı başardı. Aliens'taki performansıyla "En iyi kadın oyuncu" dalında Oscar'a aday gösterilen Sigourney Weaver, bir aksiyon filminde oynayıp Oscar'a aday gösterilen ilk kadın oyuncu oldu. Film ayrıca katıldığı diğer festivallerde 16 ödül ve 16 adaylık kazandı. Aliens, kariyeri Alien serisiyle özdeşleşmiş Sigourney Weaver'ın en iyi performans sergilediği filmlerinden biri.
Aliens, militarist tarzı nedeniyle ilk filmin verdiği psikolojik gerilim tadını veremeyen bir devam filmi. Bu yüzden özgün bir film olarak izlenip değerlendirilmesi daha yerinde olabilir. Önemli bir serinin devam filmi olması nedeniyle arşivsel değeri olan bir film.

Imdb note : 8.5                             My note : 5

Turist Ömer Yamyamlar Arasında (1970)

$
0
0

Director / Yönetmen:

Hulki Saner

Screenplay / Senaryo:

Hulki Saner

Cast / Kadro :

Sadri Alışık
Feri Cansel
Aziz Basmacı
Cevat Kurtuluş
Kudret Karadağ
Mualla Sürer
Eşref Vural
Sedat Demir
Özdemir Akın
                                                             İhsan Bayraktar
                                                             Kubilay Hakan
                                                             Ali İzgi

Subject / Konu:

Turist Ömer, Abuzittin'deki dövmeyi çok beğenmektedir. Dövme yaptırabilmek için paraya ihtiyacı olan Turist Ömer, elektrik tamiratı için gittiği evi birbirine katar. Para kazanabilmek için bu sefer de süt satmaya başlayan Turist Ömer, süte fazla su katınca bu işi de yüzüne gözüne bulaştırır.
Manda gözü hazinesinin planını elinde bulunduran adam, saldırıya uğrar ve ağır yaralanır ama planı kaptırmaz. Dövme yaptırmak için dövmecinin dükkanını arayan Turist Ömer, ölmek üzere olan adamdan manda gözünün planını alır. Adam, Turist Ömer'e planın dövmesini yaptırmasını söyler. Dövmecideki 2 Afrikalı, manda gözü hazinesinden haberdardırlar. Dövmeci, manda gözünün planını Turist Ömer'in koluna dövme yapar ve planı yakar.
2 Afrikalı, Turist Ömer'in yanına gelir ve Beyaz Panter'in kendisini aradığını söylerler. Turist Ömer, Beyaz Panter'in yanına gider. Manda gözünün planını Turist Ömer'in kolunda dövme olarak gören Beyaz Panter, Turist Ömer'i Afrika'ya götürmeye karar verir.
Manda gözünün peşinde olan adamlar, peşine düştükleri Turist Ömer'i kaçırırlar. Ancak çok geçmeden 2 Afrikalı imdadına yetişir. Turist Ömer, Beyaz Panter'in isteği üzerine Nairobi'ye gider. Turist Ömer, Afrika dansları izler ve dansa eşlik eder. Devekuşu yarışları izler. Ormana gider ve daha önce görmediği, su aygırı, gergedan, aslan gibi hayvanları görür.
Manda gözünün peşindeki adamlar, Turist Ömer'i kaçırmaya çalışır. Ancak Beyaz Panter, Turist Ömer'i kurtarmayı başarır.
Beyaz Panter'in nişanlısı, Beyaz Panter'le yakınlaşan Turist Ömer'i kıskanır ve onu kazanda pişirmeye karar verir. Manda gözünün peşindeki adamlar, hazinenin planını kolunda taşıyan Turist Ömer'i kurtarabilmek için onun Tanrı olduğunu ileri sürerler. Turist Ömer böylece kazanda pişirilmekten kurtulur. Fakat bu sefer de Beyaz Panter'in annesi Beyaz Reis'le evlenmeye zorlanır.
Manda gözünün yeri bulunur. Hazinenin peşindeki adamlar, Beyaz Panter'in nişanlısıyla anlaşır. Turist Ömer'le Beyaz Reis'i bağlayıp ölüme terkeden adamlar, hazineyi alıp Beyaz Panter'i kaçırırlar. Beyaz Panter'in kardeşi, Turist Ömer'e özel güçler veren bir süt içirir. Goril gücüne ulaşan Turist Ömer, bağlandığı iplerden kurtulur. Karşısına çıkan herkesi yere serer. Önce Beyaz Panter'i kurtarır, sonra da hazineyi çalmaya çalışan adamlardan kurtarır. Hazinenin bir bölümünü Beyaz Panter'e geri kalanını ise kabileye bırakır. Beyaz Reisi kazana attırır.
Afrika'dan dönen Turist Ömer, Abuzittin'e yanında getirdiği büyük yumurtalardan verir. Yumurtaları kırmaya çalışsalar da; başarılı olamazlar. Yumurtalardan biri çatırdar ve içinden timsah çıkar.

Comment / Yorum:

Hulki Saner'in yapımcılığını, senaristliğini ve yönetmenliğini üstlendiği 1970 yapımı Turist Ömer Yamyamlar Arasında, Turist Ömer serisinin popüler filmlerinden biri. Filmin bazı sahneleri Kenya'nın Nairobi şehrinde geri kalanı ise Belgrad Ormanları'nda çekildi. Filmde ayrıca bazı belgesellerden parçalar da kullanıldı.
Serinin bütün filmlerinde Turist Ömer'i canlandıran Sadri Alışık'ı yine Turist Ömer rolünde seyrediyoruz. Filmin diğer önemli rollerini Feri Cansel, Aziz Basmacı, Cevat Kurtuluş ve Mualla Sürer üstlenmiş. Yardımcı rollerdeki oyuncuların filme katkıları yadsınamaz seviyede. Özellikle Cevat Kurtuluş'la Aziz Basmacı ve Sadri Alışık'la Mualla Sürer arasındaki diyaloglar dikkat çekici.
Filmde fantastik öğe kullanılmış olması da bir diğer önemli detay. Turist Ömer'in süt içip gorile dönüşmesi, o döneme kadar Türk sinemasında pek kullanılmamış bir komedi tekniği.
Turist Ömer Yamyamlar Arasında, zaman zaman absürd çekiciliğiyle zaman zaman da Sadri Alışık'ın tek kişilik şovuyla baştan sona sürükleyici kalmayı başaran, defalarca seyredilse de tadından birşey kaybetmeyen bir klasik.

Imdb note : 6.7                             My note : 8

Alien 3 / Yaratık 3 (1992)

$
0
0

Director / Yönetmen:

David Fincher

Screenplay / Senaryo:

David Giler
Walter Hill
Larry Ferguson

Story / Hikaye:

Wincent Ward

Cast / Kadro :

Sigourney Weaver
Charles S. Dutton
Charles Dance
Paul Mcgann
                                                               Brian Glover
                                                               Ralph Brown
                                                               Danny Webb
                                                               Christopher John Fields
                                                               Holt Mccallany
                                                               Lance Henriksen
                                                               Christopher Fairbank
                                                               Carl Chase
                                                               Leon Herbert
                                                               Vincenzo Nicoli
                                                               Pete Postlethwaite
                                                               Paul Brennen
                                                               Clive Mantle
                                                               Peter Guiness
                                                               Deobia Oparei
                                                               Philip Davis
                                                               Niall Buggy
                                                               Hi Ching
                                                               Danielle Edmond
                                                               Tom Woodruff Jr.

Subject / Konu:

Ripley ve Newt uyku kabinindelerken; bir yaratık, uzay gemisindeki yaratık yumurtasından dışarı çıkar. Uyku kabinlerine doğru giden yaratık, saldığı asitle geminin hasar görmesine ve yangın çıkmasına neden olur. Newt'in kabinini kırar. Gemide otomatik güvenlik devreye girer ve uyku kabinlerinin yer aldığı bölüm gemiden dışarıya fırlatılır. Fırlatılan bölüm, Fury 161 C tipi cezaevinin bulunduğu gezegenin denizine düşer. Kıyıya vuran Ripley, cezaevi doktoru Clemens tarafından bulunur. Ripley, derhal tedavi edilmeye başlanır.
Mahkumlar enkazı çıkarır. Hicks ve 10 yaşlarındaki bir kızın öldüğü, sadece Ripley'nin kurtarıldığı rapor edilir ve gezegene kurtarma ekibi çağrılır. Ripley'nin gezegendeki varlığı, yıllardır kadın görmemiş ve kendilerini yeni bir dinle eğitmeye çalışan 25 azılı mahkum üzerinde huzursuzluk yaratır.
Ripley kendisine geldiğinde enkazı inceler ve yaratık tehdidi olup olmadığını anlayabilmek için Newt'in cesedine otopsi yaptırır. Güvenlik için cesetlerin yakılmasını ister.
İneklerden biri en verimli çağında ölür. Cesetlerin yakılma işlemleri yapıldığı sırada ineğin bedeni yarılmaya başlar ve içersinden yaratık çıkar.
Ripley, Clemens'le birlikte olur. Bir mahkum, yaratık saldırısının sonucunda pervaneye doğry sürüklenir ve parçalanır. Cesedi inceleyen Clemens, olay yerinin yakınında yaratığın asidinin neden olduğu yanığa benzer izleri görür. Aynı izleri enkazda da görmüş olan Clemens, birşeylerden şüphelenmeye başlar ve Ripley'ye durumu sorar.
Ripley, gemiden düşmeden önce olup bitenin ses kaydını dinleyebilmek için bir android olan Bishop'tan arta kalan parçaları enkazdan çıkarır. 4 mahkum, Ripley'ye tecavüz etmeye çalışır. Kendisini koruyan inançlı mahkum Dillon sayesinde kurtulur.
Yaratık, çalışmakta olan 3 mahkuma saldırır. Mahkmlardan ikisini öldürür. Kaçmayı başaran Golic ise delirir.
Bishop sayesinde geminin kayıtlarını inceleyen Ripley, geminin neden düştüğünü ve gemide bir yaratık olduğunu öğrenir.
Yetkililer öldürülen 2 mahkumun katilinin Golic olduğunu düşünür. Ripley, yaratığın varlığından yetkilileri haberdar etse de; inandırıcı bulunmadığı gibi bir de revire kapatılır.
Clemens, Ripley'ye sarhoşken 11 yaralıya yüksek dozda ağrı kesici verip ölümlerine sebebiyet verdiği için doktorluk lisansının düşürüldüğünü ve bu yüzden Fury 161 C tipi cezaevinde çalışmaya başladığını anlatır. Yaratık ansızın revire çıkagelir. Clemens'e saldırıp öldürür. Ripley'ye ise birşey yapmadan gider. Ripley durumu yöneticilere ve mahkumlara bildirmeye çalıştığı sırada yaratık cezaevi müdürünü öldürür.
Ripley, ellerinde silah olmadığı için hava boşluklarına toksik atık sürmeyi, sonra da ava boşluklarını ateşe verip yaratığı bir daha çıkamayacağı bir yere kapatmayı planlar. Ancak toksik atık sürerlerken yaratığın saldırması sonucu atık tutuşur ve ortalık bir anda yangın yerine döner. Mahkumlardan biri, kendisini feda etmek pahasına yaratığı peşine takar ve yaratığı kapatmak istedikleri yere koşar. Ripley, yaratık mahkumun arkasından gidince kapıyı kapatır ve yaratığı hapseder.
Revirden çıkan Golic, yaratığın hapsedildiği yere gider ve kapıyı açar. Yaratık serbest kalır.
Daha öncede birkaç kez fenalaşan Ripley, kendisini tarayıcıdan geçirir. Ripley'nin içinde kraliçe yaratık olduğu anlaşılır. Yaratığın içinde kraliçe yaratık taşıdığı için kendisini öldürmediğini anlayan Ripley, yaratığı bulmaya gider. Yaratık, Ripley'ye saldırmadan kaçar. Ripley ve hayatta kalan mahkumlar, yaratığı kıstırıp kurşunla eritmeyi planlar. Ancak yaratık, mahkumları teker teker öldürmeye başlar. Asıl amacı yaratığı götürmek olan kurtarma ekibi gezegene varır.
Ripley ve arda kalan mahkumlar, yoğun uğraşlar sonucu yaratığı kıstırmayı başarır. Erimiş kurşunu yaratığın üzerine dökerler. Ancak yaratık ölmez ve kıstırıldığı yerden çıkmayı başarır. Ripley, kurşunun içinden çıkıp peşinden gelen yaratığın üzerine soğutucuyu açar. Yaratık, paramparça olur.
Ripley, kurtarma ekibinin yaratığı içinden ameliyatla çıkarma teklifini kabul etmez. Çünkü yaratığı öldürmeyeceklerini ve canlı olarak götüreceklerini düşünür. Ripley, mahkumlardan geriye kalan son kişi Morse'un yardımıyla kendini alevler içine bırakır.

Comment / Yorum:

Alien 3 için Alien serisinin en çok tartışılan filmi demek yanlış olmayacaktır. Yönetmen David Fincher'la yapımcıları birbirine düşüren film, yapımcıların filme müdahale etmeye çalışmaları ve yeniden yazılan senaryosuyla çok konuşuldu ve tartışıldı. Film, genel olarak beğenilmediği gibi gişede de başarısızlığa uğradı. Yaklaşık 63.000.000 dolara mal olan film, Amerika genelinde 55.473.600 dolar hasılat elde edebildi.
David Fincher'dan önce filmin yönetmenliği için Renny Harlin, Vincent Ward ve filmin senaristi Walter Hill'in adları geçti. Ancak Fincher'da karar kılındı. Alien 3, o zamana kadar müzik videoları çeken Fincher'ın ilk sinema deneyimi oldu. Filmin ilk bütçesi 45.000.000 dolar olarak belirlense de; ekstra masraflardan dolayı bütçe 63.000.000 dolara fırladı. Sigourney Weaver'la filmde oynaması için 5.500.000 dolara anlaşıldı. Filmin sancılı yapım aşamasından sonra da sorunlar bitmedi. Film, yapımcılar tarafından kesilip biçildi. David Fincher'da bu duruma tepki gösterdi.
Yapımcıların gazabına uğrayan filmin beğenilmemesinde en büyük etkenlerden biri de; filmin serinin aksiyon dolu 2. filmi "Aliens"ın izinden gitmemesi oldu. Fincher, serinin ilk filmi olan "Alien" gibi gerilim öğelerinin birinci planda olduğu bir film yapmayı tercih etti. Fincher, henüz ilk filmini çeken bir yönetmen olmasına karşın karanlık, kaderci ve pesimist tarzını filme yansıtmayı başardı. Yönetmenin dini metinlerle kaderciliğe, klostrofobiyle de karanlığa ve pesimistliğe vurgu yaptığı söylenebilir.
Film, katıldığı festivallerde 4 ödül ve 17 adaylık kazandı. Adaylıklar arasında en dikkat çekici olanı "En iyi görsel efekt" dalındaki Oscar adaylığı.
2004 yılında Alien serisinin 4 filmini bir araya getiren ve içinde filmlerin yönetmenlerinin röportajlarını da içeren "Alien Quadriology" isimli bir dvd seti piyasaya sürüldü. David Fincher, bu projede olmayı reddetti ve filmiyle ilgili röportaj vermedi. Alien Quadriology'de Alien 3'ün kesilmiş sahnelerinin de yer aldığı "Special edition" yayımlandı. Filmin bu versiyonunun, kesilen bölümleri izleme şansı verdiği ve bazı eksik kalan noktaları anlamayı sağladığı için yönetmenin çekmek istediği filme daha yakın olduğu gayet açık.
Alien 3, ne "Alien" kadar başarılı bir gerilim, ne de "Aliens" kadar aksiyonu bol bir film. Ama yine de Alien 3, filmi beğenseniz de, beğenmeseniz de David Fincher sinemasının özelliklerini bünyesinde barındırmayı başaran bir yapım. Bu yüzden Alien 3, Fincher sinemasını sevenlere ve seriyi takip edenlere hitap edebilecek bir film.

Imdb note : 6.4                             My note : 5.5


Varan Bir (1964)

$
0
0

Director / Yönetmen:

Aram Gülyüz

Screenplay / Senaryo:

Bülent Oran

Story / Hikaye:

Aram Gülyüz

Cast / Kadro :

İzzet Günay
Fatma Girik
Aysel Tanju
Kenan Pars
Öztürk Serengil
Erol Günaydın
                                                              Asım Nipton
                                                              Hakkı Kıvanç

Subject / Konu:

Zımba Hüseyin lakaplı Hüseyin Kılıç, arabası Külüstür'e atlayıp bir bara gider. Barda bir cinayete şahit olur. Bara girip yeşil gözlü bir kız arayan adam, barda sarhoş bir müşteriymiş gibi bekleyen adamı tarafından vurulur. Cinayeti işleyen adam, kaçıp gider. Hüseyin, polise ifade verir ve gördüklerini anlatır.
Hüseyin, öldürülen adam Rasim'in aradığı yeşil gözlü kızı yolda görür ve arabasına davet eder. Kız, önce arabaya binmek istemez. Ancak polisleri görünce fikrini değiştirir ve arabaya atlar. Hüseyin'in evine giderler. Kızın, kıskanç kocasından ayrı yaşayan biri olduğunu öğrenir. Hüseyin, kapı çalınca kıza saklanmasını söyler. Kapıyı açınca katili karşısında bulur. Katil, olayın şahidi olan barmeni ve Hüseyin'i ortadan kaldırma niyetinde olduğunu söyler. Hüseyin, kızında yardımıyla katili etkisiz hale getirir. Kız, Hüseyin katille boğuşurken kaçıp gider. Hüseyin, katili polise teslim eder ve yaşananları anlatır. Ancak kızdan bahsetmez.
Hüseyin, evinin önünde adının Perihan olduğunu öğreneceği kızla karşılaşır. Perihan, kendisine sevdiği bir erkek tarafından hediye edilmiş ve çok kıymet verdiği mücevherlerin öldürülen Rasim tarafından ele geçirildiğini ve Rasim'le bu mücevherleri kocasına göstermeyip kendisine teslim etmesi karşılığında 10.000 liraya anlaştıklarını söyler. Ancak yaşanan cinayet olayı yüzünden mücevherleri alamadığını da ekler. Hüseyin ve Perihan yakınlaşırlar. Perihan'da Rasim'in ev adresi olduğunu öğrenen Hüseyin, Perihan'a evde kendisini beklemesini söyler ve Rasim'in evine gider.
Rasim'in evine gizlice giren Hüseyin, asılmış bir adamla karşılaşır. Adamın cebinde bulduğu anahtarın binanın önündeki arabaya ait olduğunu farkeden Hüseyin, anahtarları yanına alıp evine döner. Perihan, uyumak için evine gider. Hüseyin de anahtarlarını bulduğu arabayı incelemeye gider. Arabada bulduğu kartvizitler arasında Kulüp 41,5 dikkatini çeker. Kulübe giden Hüseyin, birşeyler öğrenebileceğini düşündüğü kulübün yıldızı Şahika'yı etkiler ve onunla sabaha kadar eğlenir.
Evine uyumak için dönen Hüseyin'in telefonu çalar. Hüseyin'i arayan Perihan, görüşmeleri gerektiğini söyler. Kahvaltı etmek için buluşurlar. 2 kişi gizlice Perihan'ı takip etmektedir. Perihan, aldığı tehdit mektubunu Hüseyin'e gösterir. Hüseyin, Perihan'dan eve gitmesini ve kapıyı kitleyip kimseye açmamasını söyler.
Arabanın ve mücevherlerin peşinde olan Burhan, Hüseyin'in işleri karıştırmasından çekinir. Hüseyin ise iz sürmeye devam eder. Peşindeki adamları haklayan Hüseyin, arabada mücevher kutusu bulur. Kutuyu Perihan'a götürür. Perihan, mücevherlerin gerçekliğinden emin olamaz. Hüseyin, kutunun içinde kartvizitini bulduğu kuyumcuya Japon bir alıcı kılığında gider. Sahte olduğundan şüphelendikleri mücevherleri gösterir ve mücevherlerin sahte olduğunu öğrenir.
Hüseyin vakit kaybetmeden planını devreye sokar. Takip edildiğini bildiği Perihan'ı elinde sahte mücevherlerin bulunduğu kutuyu taşıyan arkadaşı Halit'le buluşturur. Perihan, Halit'e para veriyormuş gibi yapınca; peşindeki 2 adam, Halit'i takip eder ve onu yakalayıp karga tulumba patronlarının yanına götürürler. Takipte olan Hüseyin, Şahika'dan kendisine yardımcı olmasını ister. Şahika, Hüseyin'in dediklerini yapar ve Halit'in tutulduğu eve gidip bir iş için Selma'dan araba ister. Selma, arabanın başka bir yerde olduğunu söyleyip Şahika'yı geri çevirir. Hüseyin bu esnada arabayı ve Rasim'in evinde asılmış adamı getirip evin önüne bırakır. Evden çıkan Şahika, arabadaki cesedi görür ve Selma'ya haber verir. Selma, adamlarına cesedi içeri taşıttırmak zorunda kalır. Şahika, arabayı alıp gider ve böylece Hüseyin'in planı kusursuzca işlemiş olur. Ancak Burhan, Hüseyin'in bütün yaptıklarını görür.
Perihan'a avukatından telefon gelir. Kocasından boşanması için son prosedürleri halletmeye çağrılır. Hüseyin'de polisi arayıp yaşananlarla ilgili bilgi verir. Perihan'ın kocasının Burhan olduğu ortaya çıkar. Burhan, Perihan'ı alıkoyar ve telefonla aradığı Hüseyin'i tehdit eder. Adamlarından birini de Hüseyin'i gözetlemesi için gönderir. Hüseyin, kendisini izleyen adamdan kurtulur.
Burhan, henüz kendisini tanımayan Hüseyin'in evine gider. Perihan'ın kocası olduğunu ve karısını aradığını söyler. Hüseyin, Perihan'ın evde olmadığını söyleyince Burhan gider.
Burhan, Hüseyin'i tuzağa düşürmeye çalışır. Şahika'ya silah zoruyla Hüseyin'i arayıp çağırmasını söyler. Hüseyin, Şahika'nın evine gelir. Burhan, Hüseyin'in arabası Külüstür'ü alıp kaçar. Perihan ve Halit, zorla tutuldukları evden kaçmaya çalışırlar. Kaçmak üzerelerken Burhan'a yakalanırlar.
Hüseyin, Şahika ile birlikte Külüstür'ün izini sürer ve Perihan'la Halit'in tutulduğu evi bulurlar. Şahika, Selma'yla görüşmeye gelmiş gibi yapar. Hüseyin'de bu sırada gizlice gelip Selma'yı etkisiz hale getirir. Ortalık karışır ve herkes birbirine girer. Polis, olay yerine gelir. Hüseyin, kaçan Burhan'ı yakalar. Hüseyin, Şahika'nın bakışları arasında sevgilisi Perihan'la öpüşüp Külüstür'e atlar.

Comment / Yorum:

Varan Bir, komediyle macerayı harmanlayan, fantastik öğeler içeren ve aynı zamanda polisiye tadı da vermeyi başaran bir Aram Gülyüz filmi. Filmin görüntü ve ses kalitesi düşük. Senaryo, oldukça hızlı sonlanan ve soru işaretleri bırakan son bölümü haricinde sürükleyiciliğini ve seyir zevkini korumayı başarıyor. Özellikle konuşan araba Külüstür, enteresan ve keyifli bir detay. Filmin Şahika'nın ortada kalışıyla bitmesi ise oldukça yersiz ve kötü bir final olmuş.
Filmin zengin sayılabilecek bir oyuncu kadrosu var. İzzet Günay'ın oyunculuğuyla sürüklediği filmde Fatma Girik, Kenan Pars ve Öztürk Serengil gibi önemli oyuncular yer alıyor. Filmin en dikkat çeken oyuncuları ise Erol Günaydın ve Aysel Tanju.
Varan Bir, orta karar bir komedi macera olarak değerlendirilebilir. Ama zaman zaman standardın üzerine çıkmayı başaran senaryosu ve gözardı edilemeyecek oyuncu kadrosuyla keyifli bir seyirlik olmayı da başarmakta.

Imdb note : (Filmin imdb'de notu bulunmuyor)                             My note : 5

Alien: Resurrection / Yaratık: Diriliş (1997)

$
0
0

Director / Yönetmen:

Jean - Pierre Jeunet

Screenplay / Senaryo:

Joss Whedon

Cast / Kadro :

Sigourney Weaver
Winona Ryder
Dominique Pinon
Ron Perlman
Gary Dourdan
Michael Wincott
Kim Flowers
Dan Hedaya
J. E. Freeman
                                                             Brad Dourif
                                                             Raymond Cruz
                                                             Leland Orser
                                                             Carolyn Campbell
                                                             Marlene Bush
                                                             David St. James
                                                             Rodney Mitchell
                                                             Robert Faltisco
                                                             David Rowe
                                                             Garrett House
                                                             Rod Damer
                                                             Mark Mansfield
                                                             Daniel Raymont
                                                             Chris D'Annunzio
                                                             Robert Bastens
                                                             Rico Bueno
                                                             Alex Lorre
                                                             Ronald Ramessar
                                                             Nicole Fellows
                                                             Tom Woodruff Jr.

Subject / Konu:

Mürettebatı 42 asker ve 7 bilim subayından oluşan Usm Auriga Birleşik Dünyalar Ordusu Tıbbi Araştırma Gemisi'nde 8 numaralı klondan ameliyatla yaratık çıkartılır. Klon, ameliyatın ardından çevresindekilere saldırgan davranır. Klon, eğitimlere olumlu tepkiler verir. Bilim subaylarına göre klonun saldırganlığının sebebi; yaratığın taşımış olabileceği düşünülen klona ait anılarından kaynaklanmaktadır. Çünkü klon, yaratıklara karşı büyük mücadelelere girmiş ve bu uğurda ölmüş Ripley'nin klonudur. General, Ripley'nin geçmişinden dolayı klonu ortadan kaldırmayı düşünmektedir.
Yaratık, laboratuarda hızla büyür. Kraliçe türünde olduğu için üreyecek ve bir sürü yaratık meydana getirecektir. Klon, Ripley'nin öldüğü yerde bulunan kan örnekleri kullanılarak klonlandığını öğrenir. Geçmişi hatırlar ve billim subaylarından birine yaratığın herkesi öldüreceğini söyler.
Betty isimli 6 mürettebatlı ticari şilep, Auriga'ya gelir. General, şilebin idarecisi Elgyn'e gizli kapaklı işleri için para verir. Şilebin yeni mürettebatı Call, neler döndüğünü merak etmektedir. General, Elgyn'den gemide kalacakları süre içersinde mürettebatının yasaklı bölgelere girmemesini şart koşar. Şilepten gelen kargolar, geminin tıp laboratuarına götürülür. Kargolarda uyutulmuş canlı insanlar yer almaktadır. Laboratuarda yaratığın ürettiği yumurtalar, uyutulmuş insanlarla birlikte özel kabinlere konulur.
Betty'nin mürettebatından birkaç kişi, karşılaştıkları Ripley'ye sataşırlar. Ripley, hepsini kolayca alt eder ve ürkmelerini sağlar. Ripley'den dökülen kan, döküldüğü yeri eritir.
Call gizlice Ripley'nin olduğu bölüme gider. Bıçağını çıkarıp yerde yatan Ripley'ye doğru götürdüğünde Ripley'nin vücudundaki derin yara izini görür ve yaratığın Ripley'nin içinden çıkarıldığını anlar. Call, Ripley'nin kaldığı bölümden çıkarken yakalanır. Betty mürettebatının etrafı askerler tarafından çevrilir. Ancak mürettebat, askerleri safdışı etmeyi başarır. Elgyn, gizli kapaklı işler çeviren Call'a ortada neler döndüğünü sorar. Call, gemide yasadışı şekilde çok tehlikeli yaratıklar üretildiğini mürettebata anlatır.
Yaratıkların bulunduğu laboratuarda bir yaratık diğerini öldürür. Ölen yaratıktan çıkan asitler, odanın tabanını eritir ve diğer yaratık dışarı çıkmayı başarır. Tüm laboratuvarların kapıları açılır ve yaratıkların hepsi dışarı çıkar. Alarm verilir ve gemi mekiklerle tahliye edilmeye başlar. Betty mürettebatı da derhal şileplerine dönüp gemiden ayrılmaya karar verir.
Yaratık, Elgyn'i öldürür ve mürettebatı kıstırır. Ancak bu sırada Ripley gelir ve yaratığı öldürür. Bilim subaylarından Wren'i sorgularlar ve gemide toplam 12 yaratık olduğunu öğrenirler. Gemi, güvenlik prosedürü gereği otomatikman ana üsse yani dünyaya doğru yol alır.
Sağ kalmayı başaranlar, Wren'in gösterdiği yoldan giderler. Ancak su vanaları açık olduğu için sular altında kalan bölümden geçmek zorunda kalırlar. 2 yaratık su altındalarken saldırır. Çıkış noktaları, yaratık yumurtalarıyla dolu olduğu için yumurtaların salgıları su yüzeyini kaplamış durumdadır. Zor da olsa salgı maddesini yarıp suyun yüzeyine çıkarlar. Yumurtalardan yaratıklar dışarıya çıkmaya başlar. Yaratıklardan biri Ripley'nin yüzüne yapışır. Yumurtalara ateş edip patlatırlar ve sudan çıkıp yollarına devam ederler. Wren, Call'un silahını alıp onu vurur. Call suya düşer. Wren, kapıdan geçer ve kapıyı diğerlerinin üzerine kapatır. Yaratık sudan çıkar ve saldırır. Zor da olsa yaratığı öldürmeyi başarırlar. Kapı açılır ve kapının ardından öldüklerini sandıkları Call çıkar. Ripley, göğsünden vurulduğuna emin olduğu Call'u inceler ve Call'un aslında bir robot olduğunu farkına varır.
Call, dünyaya varışına 86 dakika kalan gemiyi havaya uçurabilmek için porttan geminin bilgisayarına bağlanır. Ancak çok fazla enerji harcanmış olduğu için gemiyi havaya uçurabilme ihtimali kalmaz. Ripley bunun üzerine Call'dan gemiyi çarptırmasını ister. Wren'in kaçabilmek için Betty'ye doğru gittiğini farkeden Call, geçiş kapısını kapatıp Wren'i engeller.
Call, Ripley'ye insanları kurtarmaya programlanmış olduğu için gemiye geldiğini anlatır.
Yola koyulduklarında Ripley, yaratıkların yakında olduklarını ve kraliçe yaratığın acı çektiğini hissettiğini söyler. Yaratığık açılan kapaktan uzanıp Ripley'yi alır. Ripley ve yaratık birbirlerine kenetlenirler. Ripley, kraliçe yaratığın yanındadır. Kozalanan bilim insanı, yaratığın artık yumurtlayarak üremediğini, çünkü Ripley sayesinde insan üreme sistemine sahip olduğunu söyler. Kraliçe yaratık, doğumunu tamamlar. İnsan ve yaratık melezi olan yeni doğan yaratık, farklı görünmektedir. Yeni doğan yaratık, kraliçe yaratığı öldürür.
Sağ kalmayı başaranlar, gemiden ayrılmak için Betty'ye giderler ve tüm hazırlıkları tamamlarlar. Kalkışa geçecekleri sırada Ripley'nin koşarak geldiğini görürler. Ripley son anda yanlarına ulaşmayı başarır. Call, uçuşa geçmeleri için tam olarak kapanmamış kapılardan birini kapatmaya gider. Yaratıkla karşılaşır. Bir süre yaratığa yakalanmamayı başarır. Yaratık, Di Stefano'yu öldürür. Yaratık, Call'u yakaladığında; Ripley, yaratıktan Call'u bırakmasını ister. Ripley'yi annesi zanneden yaratık, Call'u bırakır. Ripley, camda açtığı delik sayesinde yaratığın basıncın etkisiyle parçalanarak ölmesini sağlar.
Usm Auriga gemisi, atmosfere girdiğinde havaya uçar. Betty ise zorlu bir maceranın ardından dünyaya iniş yapmayı başarır.

Comment / Yorum:

Yaklaşık 75.000.000 dolara mal olan film, Amerika'da beklenen ilgiyi görmeyip 47.748.610 dolar hasılat elde etse de; Amerika haricindeki 105.300.00 dolarlık dünya hasılatıyla kar elde etmeyi başardı. Yapımcı şirketin ilk yönetmen tercihi Danny Boyle'du. Ancak Danny Boyle, "A Life Less Ordinary" adlı filmi çekmeyi tercih etti. Bir diğer yönetmen tercihi olan David Cronenberg'ten ise vazgeçildi. Filmin yönetmen koltuğuna da Jean - Pierre Jeunet oturdu. Alien Resurrection, o döneme kadar hep Mark Caro ile birlikte film çeken Jean - Pierre Jeunet'nin tek başına yönettiği ilk film oldu.
Senaryo yazılırken ilk düşünce Ripley'nin değil Newt'in klonlanmasıydı. Ancak Sigourney Weaver, 11.000.000 dolar karşılığında filmde oynamaya ikna edilince senaryonun Ripley'nin klonu üzerine yazılmasına karar verildi. Senaryoyu Joss Whedon yazdı. Jean - Pierre Jeunet, kötü ana karakterin kadın olmasını istedi. Ancak stüdyo, başrollerde zaten 2 kadın oyuncu olduğu için bu isteği geri çevirdi. Joss Whedon senaryoyu yazarken Christie karakteri için aklındaki oyuncu Chow Yun - Fat'ti. Ancak oyuncunun menajeri bu teklifi geri çevirdi. Dr. Wren karakteri de aslında Bill Murray için yazılan bir karakterdi.
Winona Ryder, senaryoyu dahi okumadan filmde oynamayı kabul etti. Çünkü Ryder, hem Alien serisinin büyük bir hayranıydı hem de ikonu olarak gördüğü Sigourney Weaver'la birlikte oynama fırsatı yakalamıştı. Filmin sualtı çekimleri 3 hafta sürdü. Winona Ryder, filmin sualtı çekimlerinin yapıldığı ilk gün anksiyete krizi geçirdi. Çünkü oyuncu, 12 yaşındayken bir boğulma vakası geçirmişti.
Oyuncu kadrosunda Jean - Pierre Jeunet'nin vazgeçilmez oyuncuları Dominique Pinon ve Ron Perlman'da yer aldı.
Alien Resurrection, İngiltere dışında çevrilen ilk Alien filmi oldu. Filmin İngiltere'de çevrilmemesinin tek nedeni Sigourney Weaver'ın seyahat etmek istememesiydi. Jean - Pierre Jeunet, İngilizce bilmediği için çekimler boyunca tercüman kullandı. Film, katıldığı festivallerde 5 ödül ve 14 adaylık kazandı.
Orjinal senaryodaki yeni doğan yaratık figürü, insan ve yaratık melezi olduğundan daha inandırıcı olması için değiştirildi. H. R. Riger, Alien tasarımlarının filmde kullanılmamasını istedi ve yapımcı şirkete protesto mektubu yolladı. Joss Whedon, yıllar sonra bir röportajda filmden duyduğu memnuniyetsizliği itiraf etti.
Film, genel olarak beğenilmedi. Alien Resurrection, dikkat çekici oyuncu kadrosu ve Jean - Pierre Jeunet'ye has bazı dokunuşlara karşın vasatı aşamadı. Ancak Alien dörtlemesinin bir parçası olduğu için arşivsel değeri olan bir film.

Imdb note : 6.2                             My note : 5

Elveda Dostum (1982)

$
0
0

Director / Yönetmen:

Zeki Alasya

Screenplay / Senaryo:

Mehmet Aydın

Cast / Kadro :

Kadir İnanır
Ahu Tuğba
Pembe Mutlu
Haluk Kurdoğlu
Nedret Güvenç
Yavuz Selekman
Tuncer Necmioğlu
Mesut Çakarlı
Fırat Gülgen
                                                          Romalı Perihan

Subject / Konu:

Dursun eşi Ayşe'nin dayatması üzerine öğretmenlikten istifa edip ailesiyle birlikte İstanbul'a gelir. Pazarlama işi yapmaya çalışır ama memnun kalmaz. Geçim sıkıntıları baş gösterince Dursun, istemeye istemeye özel öğretmenlik yapmaya razı olur. Zengin bir ailenin torunu olan Bülent'e özel ders vermeye başlar. Bülent, ailesiyle tatile gideceği için Dursun'dan yazlıkta da Bülent'e ders vermesi istenir. Dursun kazanacağı para için teklifi kabul eder.
İngiltere'ye gelin giden Bülent'in teyzesi Sibel, ani bir kararla boşanmaya karar verip ülkeye geri döner ve yazlığa gelir. Sibel, kendisine pek yüz vermeyen Dursun'la yakınlaşmaya çalışır. Sibel'in gösterdiği ilgiye kayıtsız kalamayan Dursun, Sibel'le yasak bir aşka yelken açar. Sibel'le Dursun'un eğlenirken çekilen fotoğrafları gazetelerde yayınlanır. Eşi, Dursun'un fotoğraflarını görür.
Kızı Sibel'in mutluluğunu gören babası, Dursun'a karısı Ayşe'den boşanıp kızıyla evlenmesini teklif eder. Dursun, bu teklifi geri çevirir ve evine geri döner. Ayşe, boşanmaya karar verdiği Dursun'u evden kovar. Herşeyini yitiren Dursun, körkütük sarhoş olur ve trafik kazası geçirip hastahaneye kaldırılır. Hem Sibel, hem de Ayşe hastahaneye gelir. Oğlunun sesini duyan Dursun gözlerini açar...

Comment / Yorum:

İdealizmle geçim sıkıntıları arasında sıkışan ve ailesinin mutluluğu için doğru bildiklerinden taviz vermek zorunda kalan bir öğretmenin, zengin ailenin istediğini almaya alışkın kızıyla yaşadığı yasak aşkı anlatan Elveda Dostum, Zeki Alasya imzası taşıyor. Zeki Alasya'nın 8. yönetmenlik deneyimi olan film, yönetmenin Kadir İnanır'la 1979 yapımı "Doktor" filminden sonraki 2. buluşması.
Filmin hiç fena sayılmayacak bir oyuncu kadrosu var. Kadir İnanır'a başrollerde Ahu Tuğba ve Pembe Mutlu eşlik ediyor. Sadece aşk hikayesine takılıp kalmayan ve insanın zorundalıklarını sorgulayan senaryo, filmin güçlü taraflarından biri. Filmin en eleştirilesi tarafı ise Sibel karakterinin bilinçli veya bilinçsiz şekilde erotik bir figür olarak sunuluşu. Elveda Dostum, kusurları ve eleştirilecek tarafları olan bir film olsa da; konusu, senaryosu ve oyunculukları için seyredilmeye değer.

Imdb note : 3.9                             My note : 6.5

Gangster Squad / Suç Çetesi (2013)

$
0
0

Director / Yönetmen:

Ruben Fleischer

Screenplay / Senaryo:

Will Beall

Novel / Kitap:

Paul Lieberman (from "Gangster Squad")

Cast / Kadro :

Josh Brolin
Ryan Gosling
Sean Penn
Nick Nolte
Emma Stone
Anthony Mackie
                                                             Giovanni Ribisi
                                                             Robert Patrick
                                                             Michael Pena
                                                             Mireille Enos
                                                             Troy Garity
                                                             Holt Mccallany
                                                             Sullivan Stapleton
                                                             James Carpinello
                                                             James Hebert
                                                             Evan Jones
                                                             Josh Pence
                                                             John Aylward
                                                             Jack Conley
                                                             Jack Mcgee
                                                             Jon Polito

Subject / Konu:

1949 yılı. Mickey Cohen Los Angeles'ı elinde tutan, çok güçlü bir suç örgütünün lideridir. Cohen, hem acımasızlığıyla hem de üst düzey bağlantılarıyla kanunun dahi dokunamadığı bir konumdadır.
Emniyetten John O'Mara, dürüst ve gözüpek bir ajandır. Belaların üzerine atılmaktan korkmadığı gibi gerektiğinde Cohen'in mekanlarına baskın yapmaktan da çekinmez. Cohen'in mekanlarından birinde genç bir kızı tecavüz edilmek üzereyken kurtarınca dikkatleri üzerine çeker.
Jerry Wooters, işlerini bağlantılarla ve cazibesiyle çözmeye çalışan bir ajandır. Cohen'in akşam yemeği yediği mekana giden Jerry, Cohen'in sevgilisi Grace Faraday ile tanışır ve aralarında hızlı bir yakınlaşma olur.
Şef Parker tarafından çağrılan ajan O'Mara'ya Mickey Cohen'i bir gölge operasyonla bitirme teklifi gelir. Adaletin yerini bulmasını isteyen O'Mara, bu teklifi büyük bir memnuniyetle kabul eder. John'un tehlikeli işlerden uzak durmasını isteyen karısı Connie, John'un yeni işinde Mickey Cohen'le uğraşacağını öğrenince endişeye kapılır.
Jerry, Grace ile ilişki yaşamaya başlar.
Kendi ekibini oluşturmaya başlayan John, Jerry'ye ekibinde olmasını teklif eder. Ancak Jerry, teklifi geri çevirir. Karısının da önerileriyle ekibini oluşturan John, rozeti ilk olarak bir bara baskın düzenler. Ancak bardaki polislerle çatışmak zorunda kalıp yakalanınca işler daha en başından sarpa sarar. Çünkü John'un ekibi rozetlerini kullanmadan yani asıl kimliklerini gizleyerek baskın yapmıştır. Teslim olmak zorunda kalan John ve memur Coleman Harris, nezarethaneye atılır.
Jerry, sokaktayken bir baskın anına şahit olur ve masum bir çocuğun öldürülüşünü izler. Cohen'i öldürmek için mekana giden Jerry, arkadaşı tarafından engellenir. Arkadaşından nezarethanedeki polislerin Cohen'in adamları tarafından öldürüleceğini öğrenen Jerry, Cohen'in adamıymış gibi davranıp John ve Coleman'ı kurtarmaya gider. Jerry, John ve Coleman'ı nezarethaneden teslim almak üzereyken polis merkezine Cohen'in adamları gelir. Yaşanan kargaşa ve çatışmanın ardından Jerry, John ve Coleman'ı kurtarmayı başarır. Dışarıda bekleyen John'un ekibiyle birlikte kaçarlar.
Mickey Cohen, yeni hedefler peşinde koşar. Tüm bahis organizasyonunu yöneteceği bir mekan açmaya hazırlanır.
John'un ekibi Cohen'in evine alıcı yerleştirir ve evi dinlemeye başlarlar. Bourbon'da mal sevkiyatı yapılacağını öğrenen ekip, soluğu Bourbon'da alır. Sevkiyat sırasında arabaların arasına girerler. Hatırı sayılır bir çatışma çıkar. Çatışmanın ardından John'un ekibi sevkiyatı baltalamayı başarır.
John'un ekibi, Cohen'in işlerini sabote etmeye ve mekanlarını basmaya devam eder. Öfkeden çılgına dönen Cohen, basılan mekanlarından para çalınmadığını öğrenince baskınları yapanların polis olduğunu anlar. İçerden birinin polislere bilgi sızdırdığını düşünür. Cohen'in bu çılgın halini gören Grace, kaçıp Jerry ile buluşur. Cohen'in adamları gelip Grace'i götürmeye çalışır. Ancak Jerry, adamları haklar. Grace'i şehir dışına çıkarması için arkadaşı Jack'e emanet eder.
Ekip, son işlerini yapıp Cohen'i tamamen çökertmeyi hedefler. Ekip, Chinatown'da yapılacak sevkiyat için gider. Ancak bu kez Cohen'in adamları tarafından tuzağa düşürülürler. John, Jerry'nin olayı sezmesi sayesinde son anda kurtulur. Cohen, kendisini dinlediğini tespit ettiği memur Conway Keeler'ı öldürtür. John'un evini de silahla taratır. Grace'in saklanmasına yardımcı olduğunu tahmin ettiği Jack'in evine gider ve onu öldürür.
Conway'in cesediyle karşılaşıp öfkelenen John, Cohen'in evine gidip onu öldürmeye karar verir. Jerry, John'u engellemeye çalışınca John, Jerry'ye yumruk atar. Jerry, bunun üzerine gider. Cohen'i bulamayan John evine döner. Taranmış evine girdiğinde karısının küvette doğum yapmış olduğunu görür. Karısının ve bebeğinin güvenliği için onları şehir dışına gönderir.
Jerry, John'un evine gelir. Çok geçmeden Jerry'yi arayan Grace de John'un evine gelir. Cohen'in Jack'i öldürüşüne şahit olduğunu ve bu cinayetle ilgili tanıklık yapabileceğini söyler.
Jerry ve John, Cohen için çalışan hakimi görevinden istifaya zorlarlar. Cohen'in kaldığı oteli öğrenen ekip, onu tutuklamak için otele gider. Jerry ve John, Cohen'in adamları tarafından kale gibi korunan otele girmeyi başarır. Jerry, bacağından vurulur. Zor da olsa otelden çıkıp arabasına binmeyi başaran Cohen, kaçmaya çalışır. Ancak Cohen'in arabasına atlayan ve şoförü vuran John, arabanın havuza çarpıp durmasını sağlar. Vurulan ve ölmek üzere olan memur Max Kennard, John'u öldürülmekten kurtarır. Cohen'le başbaşa kalan John, silahını bir köşeye atıp yumruk yumruğa kavgaya tutuşur. Kavgada oldukça hırpalanan Cohen tutuklanır. Mahkum olan Cohen, Alcatraz'a gönderlir. Jerry ve John, polisliği bırakırlar. Jerry, Grace'le ilişkisine devam eder. John ise Los Angeles'ı terkeder ve ailesiyle mutlu bir hayat sürer.

Comment / Yorum:

2009 yapımı "Zombieland" filmiyle şöhrete kavuşan yönetmen Ruben Fleischer'ın 3. sinema filmi olan Gangster Squad, dev oyuncu kadrosuyla dikkatleri üzerine toplayan bir yapım. Film, Paul Lieberman'ın aynı adlı kitabından sinemaya uyarlandı. Sean Penn'i mafya babası Mickey Cohen rolüyle izlediğimiz filmde başrolleri Josh Brolin, Ryan Gosling ve Emma Stone üstleniyor. Filmde ayrıca Nick Nolte, Robert Patrick ve Giovanni Ribisi gibi ünlü Hollywood isimleri de yer alıyor. Yaklaşık 60.000.000 dolara mal olan film, Amerika'da 10 Şubat 2013 itibariyle 44.807.911 dolar hasılat elde etti.
Jerry Wooters rolü için Adam Brody, Joel Edgerton, Luke Evans ve Joseph Gordon - Levitt'in adları geçse de rol, Ryan Gosling'e gitti. Ashley Greene, Teresa Palmer, Camilla Belle, Aly Michalka, Lily Collins, Emmy Rossum, Amanda Seyfried, ve Maggie Grace; Grace rolü için oyuncu seçmelerine katıldı. Ancak rol, Emma Stone'a gitti. Max Kennard rolünü oynaması için anlaşılan Bryan Cranston, Argo filminde rol alacağı için filmde rol alamadı. Coleman Harris rolü için Jamie Foxx düşünülse de rol, Anthony Mackie'ye gitti. Connie O'Mara rolü için Amy Adams ve Kate Winslet düşünüldü. Ancak rol, Mireille Enos'a gitti.
Film, oldukça sürükleyici. Aksiyon düzeyi de tatmin edici düzeyde. Senaryonun ise orta karar olduğu söylenebilir. Çünkü filmin hikayesi, daha en başından kendini ele veriyor ve hikaye akarken pek sürprizle karşılaşmıyoruz. Filmin en dikkat çekici taraflarından biri de Sean Penn'in inanılmaz makyajı. Sean Penn'in Mickey Cohen makyajı için her sabah 3 saat uğraşıldı.
Gangster Squad, kaliteli oyuncu kadrosu ve yüksek temposuyla özellikle suç filmlerinden hoşlananların ilgisini çekebilecek bir aksiyon. Şiddet içerikli filmlerden rahatsız olanların ise uzak durması gereken bir yapım.

Imdb note : 7                                My note : 7

Leoparın Kuyruğu (1998)

$
0
0

Director / Yönetmen:

Turgut Yasalar

Screenplay / Senaryo:

Turgut Yasalar

Cast / Kadro :

Yetkin Dikinciler
Devrim Nas
Hakan Pişkin
Tardu Flordun
Ümit Çırak
Lamik Blake
Murat Karasu
                                                                                       Evren Duyal
                                                                                       Serdar Akar
                                                                                       Şuayip Çetin

Subject / Konu:

5 devrimci arkadaş Rıfat, Vural, Serdar, Ateş ve Ömer idam edilecek 3 arkadaşlarının bırakılması için Amerikan askeri Larry'yi kaçırırlar. Arabayla kimselerin olmadığı trafoya yere gelirler. Ateş, yol boyunca arkadaşlarına üniversite serüvenlerini anlatır.
Serdar, trafoda silahla oynarken yanlışlıkla tetiğe basar ve Ateş'i başından vurup öldürür. Ömer'i arkadaşlarından yardım istemesi için gönderirler. Vural, Larry'yi tuvalet ihtiyacını gidermesi için dışarı götürür. Serdar, intihar etmeye çalısa da Rıfat tarafından engellenir. Silah sesi duyan Vural, Larry'yi bırakıp Serdar'la Rıfat'ın yanına gelir. Larry, bu durumu fırsat bilip kaçar. Rıfat ve Vural, Larry'nin peşine düşerler. Rıfat, Larry'yi vurup yakalar. Tam bu esnada çıkagelen bekçi, Larry'nin kaçırılan Amerikan askeri olduğunu anlar. Rıfat, adamın üzerine gidince bekçi, tüfeğini ateşler ve Rıfat'ı yaralar. Vural'da silahını çıkarır ve bekçiyi öldürür. Vural, bir an önce Rıfat'a yardım götürebilmek için Larry ile birlikte trafoya döner.
Yolda askeri çevirme olduğunu gören Ömer, arabayı durdurmaz ve kaçar.
Larry'yi bağlayan Vural ve Serdar, Rıfat'ın yanına giderler. Serdar, Rıfat'ı trafoya taşır. Bekçinin cesedini de mahzene götürürler.
Yakalanan Ömer, sorgulanmaya başlar. Arabanın çalıntı olduğu ortaya çıkar. Ömer'in Amerikalı askerin kaçırılmasıyla ilgisi olabileceğinden şüphelenilir.
Durumu ağırlaşan Rıfat ölür. Bir süre ne yapacaklarına karar veremeyen Serdar ve Vural, Ömer'in döneceğinden ümit kesince Larry'yi trafoda bırkaıp gitmeye karar verirler. Gittikleri yerde 2 bekçiyle karşılaşırlar. Bekçilerden biri, silahlı olduklarını farkedince kaçmak zorunda kalırlar. Bekçiler peşlerinden gelir. Arkalarından açılan ateş sonrası Vural yaralanır. Serdar, Vural'ı bırakıp kaçmak zorunda kalır.
Sabah olduğunda sokağa çıkma yasağı olduğunu farketmeden etrafta dolanan Serdar, jandarmalar tarafından farkedilir. Jandarmaları kandırmak için hasta annesine bakması için doktor dayısını çağırmaya gittiğini söyler. Jandarmalar kendisini araçla götürmek isteyince çıkmaz sokağa varana kadar adres tarif eder. Çıkmazın sonundaki eve girer ve arka kapısından kaçıp gider. Kazma, kürek bulan Serdar, ölen arkadaşlarını gömmek için trafoya gider.

Comment / Yorum:

Bir Afrika atasözüyle başlıyor film; "Leoparın kuyruğunu asla tutma, tutarsan asla bırakma!". Bu başlangıç sözü, filmin konusuna dair ipuçları veriyor. Devrimci gençlerin asılacak arkadaşlarını kurtarabilmek için bir Amerikan askerini kaçırmalarını ve herşeyi yüzlerine gözlerine bulaştırmalarını anlatan film, yönetmen Turgut Yasalar'ın ilk sinema filmi. Film aynı zamanda başroldeki oyuncular Yetkin Dikinciler ve Devri Nas'ın da ilk sinema filmi olma özelliğini taşıyor. Yönetmen Serdar Akar'ı da filmde birlik komutanı rolünde seyrediyoruz.
Filmin iyi bir hikayesi var. Ancak senaryo oldukça kusurlu. Filmde hem inandırıcılıktan uzak diyaloglar hem de mantığa oturmayan kısımlar var. Film, bunlara karşın 35. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "En iyi senaryo" ödülünü kazanmayı başardı. Film, gişede sadece 9.899 seyirciye ulaşabildi. Leoparın Kuyruğu, tüm aksaklıklarına rağmen farklı birşeyler yapmaya çabalayan bir ilk film. Üstelik bu çabalamanın, Türk sinemasının kısır bir döneminde gerçekleşmiş olduğu da unutulmamalı.

Imdb note : 5.1                             My note : 4.5

Viewing all 357 articles
Browse latest View live